BND yasasına karşı bir başka anayasa şikayeti daha
Sınır Tanımayan Gazeteciler ve Özgürlük Hakları Derneği, Perşembe günü Federal İstihbarat Teşkilatı için değiştirilen yasaya karşı anayasal şikayette bulundu. 2020’de, önceki yasaya karşı başarılı bir şekilde dava açmışlardı. 2021’de federal hükümet tarafından alelacele geçirilen değişiklik, anayasa yargıçlarının kararını uygulamıyor ya da sadece eksik uyguluyor, yine Karlsruhe yargıçlarına yazıp çağırıyorlar.
Anayasa yargıçları 2020 kararında, gazetecilerin kaynaklarıyla iletişiminin korunmamasını ve Federal İçişleri Bakanlığı ile BND’nin temel hakların korunmasının Almanya sınırlarında sona erdiği teorisini açıkça eleştirdiler. Yargıçlar ayrıca yabancı istihbarat servisi tarafından Almanların ve sakinlerinin sınırsız gözetlenmesinin kabul edilemez olduğunu ilan ettiler. En azından telekomünikasyon verilerinin vatandaşlardan ayrılması gereklidir.
Karlsruhe’den gelen talepler karşılanmadı
Ancak Özgürlük Hakları Derneği (GFF) ve Sınır Tanımayan Gazeteciler Derneği’nin (RoG) görüşüne göre, federal yasama organı tüm bu sorularda yeni yasayla açıkça yetersiz kaldı. 149 sayfalık şikayetin özetinde, ne yeni düzenlemenin gazetecilerin gizliliğini koruduğu, ne de yasama organının, anayasa yargıçlarının gözetlemenin kapsamı ve amaçlarına yönelik net sınırlamalar getirme şartlarını yerine getirmediği belirtiliyor.
Ayrıca, sivil haklar örgütlerine göre, veri tekeli dış hizmetlerle karışmış durumda ve federal yasama organı yeniden dünyayı Almanlar ve Almanya’da yaşayanlar olarak ikiye ayırıyor. Davacıların şikayetine göre, Almanya’da daimi ikametgahı olan yabancılar çok daha kötü bir konuma getiriliyor: “Almanya’dan kısa bir süre için ayrıldıkları anda herhangi bir kısıtlama olmadan izlenebiliyorlar.”
Sürveyansın yurt içinde ve yurt dışında genişletilmesi
Şikayetçiler, yasama organının değişiklikle birlikte anayasa hukukunun gerektirdiği engelleri koymak yerine izleme seçeneklerini genişlettiği konusunda uyarıyorlar. “Gizli servis tarafından sözde makineden makineye iletişimin tamamının kaydedilmesi yetkisiyle, Almanya’daki insanların çevrimiçi faaliyetlerinin büyük bir kısmı altı aya kadar işlenebilir ve saklanabilir.” Web sitelerine erişim, bilet rezervasyonu veya çevrimiçi bankacılığı kullanma “neden olmaksızın ve dolayısıyla toplu halde” kaydedilebilir ve saklanabilir.
Son olarak, “devlet Truva atlarının yurtdışındaki yabancılara karşı kullanılması” da yeni onaylandı. Bunu yaparken, yasama organı “Alman hukukunda devlet Truva atlarının kullanımına ilişkin şimdiye kadarki en düşük müdahale eşiğini” oluşturmuştur.
GFF’deki yeni anayasa şikayeti koordinatörü Bijan Moini, “Yasa değişikliğinin yeniden temel hakları büyük ölçekte ihlal etmesi tamamen anlaşılmaz: 30’dan fazla noktaya saldırıyoruz” dedi.
Uzmanlar tarafından dikkate alınmayan uyarı
Şikayetin gelmesi bekleniyordu. Federal Meclis’teki bilirkişi duruşmasında, davet edilen avukatlar neredeyse oybirliğiyle hükümetin önerilerinin en azından kısmen anayasaya uygunluğunu sorguladılar.
Saarbrücken hukuk profesörü Dr. Michael Elicker, yasama organının 2016’daki ilk değişiklikte anayasal kaygıları savuşturduğu “inatçılık” karşısında, yasama organı tarafından “anayasanın şartlı olarak kasıtlı ihlali” konusunda bile.
(mho)
Haberin Sonu