Cezayir’de ülke tarihinin gördüğü en büyük yangınlardan biri meydana geldi. Yangınlarda sivil ve asker en az 90 kişinin hayatını yitirdiği kaydedilirken öfkeli halk ise hatalı arıyor. Tüm dünyayı kasıp kavuran iklim krizinin hiç isminin geçmediği açıklamalarda, bunun Cezayir’e yönelik bir hücumun kararı olduğu belirtiliyor.
BBC Türkçe’de yer alan habere bakılırsa; yangınlar çıktıktan iki gün daha sonra, sanatçı Djamel Ben İsmail, Twitter’daki paylaşımında Miliana’daki konutundan 320 kilometre uzağa gidip, yangınlarla gayrette “dostlara yardım edeceğini” söylemiş oldu. Facebook hesabında da acil yardım davetlerini paylaştı.
SANATÇIYI YAKTILAR
Lakin, Kabylie’deki Tizi Ouzou bölgesine ulaştığında, sanatçı akına uğradı.11 Ağustos’ta Ben İsmail’i taarruza uğrarken gösteren bir manzara dolaşmaya başladı. Yangınları başlatmakla suçlanmış ve mahallî halk genç adama azap yapıp, yaktıktan daha sonra, cansız vücudunu köy meydanına götürmüşlerdi.
MANZARALAR ÖFKEYE niye OLDU
Sanatkarın ağabeyi, toplumsal medya kullanıcılarına manzarayı silmeleri daveti yaptı. Annesinin oğlunun nasıl öldüğünü hala bilmediğini söylemişti. Ben İsmail’in babası da “yıkıldığını” söylemiş oldu.
“Oğlum, Kabylie’deki, sevdiği bir bölgedeki kardeşlerine yardım için gitti. Onu canlı diri yaktılar” dedi.
KÖRÜKLENEN PANİK PARANOYALARI ARTIRDI
Lokal basındaki haberlere göre Tizi Ouzou’nun birtakım kesitlerinde paranoya ve dedikodular yayılmıştı. Kimi bölge sakinleri öteki bölgelere ilişkin plakalı araçlar kullananlardan şüpheleniyordu.
Bu panik ve paranoyanın, kundaklama suçlamalarıyla körüklendiği argüman ediliyor. Ben İsmail’in vefatından daha sonra Başbakan Aymen Benabderrahmane, yangınların bir “suç eyleminin” kararı olduğunu söylemişti.
Başbakan, televizyondan canlı yayımlanan konuşmasında da “Tizi Ouzou’daki birinci incelemelerimiz, yangınların başlangıç noktalarının mümkün olan en büyük hasarı vermek için dikkatle seçildiğini gösteriyor” dedi.
Tıpkı gün, İçişleri Bakanı Kamel Beldjoud Tizi Ouzou’yu ziyaret edip, yangınların “ülkeye karşı nefretle dolu haydutlar tarafınca çıkartıldığını” söylemiş oldu.
BBC Türkçe’de yer alan habere bakılırsa; yangınlar çıktıktan iki gün daha sonra, sanatçı Djamel Ben İsmail, Twitter’daki paylaşımında Miliana’daki konutundan 320 kilometre uzağa gidip, yangınlarla gayrette “dostlara yardım edeceğini” söylemiş oldu. Facebook hesabında da acil yardım davetlerini paylaştı.
SANATÇIYI YAKTILAR
Lakin, Kabylie’deki Tizi Ouzou bölgesine ulaştığında, sanatçı akına uğradı.11 Ağustos’ta Ben İsmail’i taarruza uğrarken gösteren bir manzara dolaşmaya başladı. Yangınları başlatmakla suçlanmış ve mahallî halk genç adama azap yapıp, yaktıktan daha sonra, cansız vücudunu köy meydanına götürmüşlerdi.
MANZARALAR ÖFKEYE niye OLDU
Sanatkarın ağabeyi, toplumsal medya kullanıcılarına manzarayı silmeleri daveti yaptı. Annesinin oğlunun nasıl öldüğünü hala bilmediğini söylemişti. Ben İsmail’in babası da “yıkıldığını” söylemiş oldu.
“Oğlum, Kabylie’deki, sevdiği bir bölgedeki kardeşlerine yardım için gitti. Onu canlı diri yaktılar” dedi.
KÖRÜKLENEN PANİK PARANOYALARI ARTIRDI
Lokal basındaki haberlere göre Tizi Ouzou’nun birtakım kesitlerinde paranoya ve dedikodular yayılmıştı. Kimi bölge sakinleri öteki bölgelere ilişkin plakalı araçlar kullananlardan şüpheleniyordu.
Bu panik ve paranoyanın, kundaklama suçlamalarıyla körüklendiği argüman ediliyor. Ben İsmail’in vefatından daha sonra Başbakan Aymen Benabderrahmane, yangınların bir “suç eyleminin” kararı olduğunu söylemişti.
Başbakan, televizyondan canlı yayımlanan konuşmasında da “Tizi Ouzou’daki birinci incelemelerimiz, yangınların başlangıç noktalarının mümkün olan en büyük hasarı vermek için dikkatle seçildiğini gösteriyor” dedi.
Tıpkı gün, İçişleri Bakanı Kamel Beldjoud Tizi Ouzou’yu ziyaret edip, yangınların “ülkeye karşı nefretle dolu haydutlar tarafınca çıkartıldığını” söylemiş oldu.