DUH’un Meta’ya açtığı dava başarısızlıkla sonuçlandı: Facebook grupları kapatılmayacak
Deutsche Umwelthilfe (DUH), başlangıçta Meta’ya iki Facebook grubunun kapatılması için boşuna dava açtı. DUH Federal Genel Müdürü Jürgen Resch, Berlin bölge mahkemesinin Salı günü ilgili örnek davayı reddettiğini söyledi. Karara Berlin Temyiz Mahkemesi’nde itiraz edeceğini ve sosyal medyada nefret ve nefret söylemine karşı daha iyi koruma sağlanması için mücadeleye devam edeceğini duyurdu.
Reklamcılık
Arka planda, sırasıyla 50.000’den fazla ve 12.000 civarında üyesi olan halka açık ve özel bir Facebook grubundaki şiddet ve ölüm tehditleri yer alıyor. Resch, Meta’da ticari çıkarların ön planda olduğunu açıkladı. Federal Adalet Bakanı Marco Buschmann’a (FDP) Facebook ve diğer sosyal medyalara karşı yasal düzenleme yapması çağrısında bulundu.
Yargıç: “Açıklanamaz şiddet fantezileri”
Resch, kendisinin ve DUH çalışanlarının yıllardır büyük bir düşmanlık ve hakarete maruz kaldığını, ayrıca şiddet çağrıları ve şiddet fantezilerinin de bulunduğunu anlattı. Sözlü duruşma sırasında mahkeme “ağızla anlatılamaz şiddet fantezilerinden” bahsetti.
Aynı zamanda mahkeme başkanı Holger Thiel, yasal dayanağın yeterli olmaması nedeniyle davanın pek şansı olmadığını açıkça belirtti. Ağ Uygulama Yasası yalnızca bildirimlerin silinmesini sağlar. Bir grubu kapatmak orantılı olmayacaktır çünkü bu aynı zamanda doğru davranan üyelerin ifade özgürlüğünü de kısıtlayacaktır.
Duruşmada Resch ve avukatları gösterilere müdahaleden bahsetti. Kişilerin gerekliliklere uymaması veya suç işlemesi durumunda bunlar kapatılabilecek. Mahkemeden mevcut davada “toplanma hakkı menfaatlerinin dengelenmesi” ilkesinin uygulanmasını talep ettiler.
300’den fazla suç duyurusu
Resch, her bir nefret yorumunu araştırıp Meta’ya bildirmenin ve suç duyurusunda bulunmanın pratik veya duygusal açıdan pek mantıklı olmadığını söyledi. Ne Facebook’a gelen raporlar ne de DUH’un yaptığı 300’e yakın suç duyurusu tehditleri durduramadı.
DUH’a göre Meta, mağdurların her bir nefret ve tehdit mesajını kendilerinin takip etmesini ve bunları bireysel olarak kolluk kuvvetlerine veya Meta’ya bildirmesini gerektiriyor. Ancak o zaman savcılık soruşturma yürütebilir ve şirket harekete geçebilirdi. DUH, “Grupların kapatılması konusunda şirketle diyalog kurma girişimleri, birçok bireysel tehdit ve şiddet çağrısı örneğinin kapsamlı bir şekilde belgelenmesine rağmen daha önce başarısızlıkla sonuçlanmıştı” diye yazıyor.
DUH adına avukat Juliane Schütt, “Maalesef bugün, davacının amaçladığı, etkilenenlerden internet forumlarının sağlayıcılarına doğru aktif eyleme geçme yükümlülüğündeki değişimi gerçekleştiremedik” dedi. Meta-avukat Tobias Timmann’a göre, Facebook gruplarındaki “hak ihlalinde bulunan gönderilerin” oranı yüzde birin altındaydı. DPA’nın sorusu üzerine bir Meta sözcüsü şunları söyledi: Nefret söylemi kabul edilemez ve şirket, bunun Meta platformlarında yayılmasına karşı aktif olarak önlem alıyor. “Bu durumda bize bildirilen yasa dışı içeriği kaldırdık.”
Bir sonraki örnek için umut ediyorum
Resch, “Berlin bölge mahkemesinin kitlesel nefret ve şiddet içeren yorumları kınaması, ancak Facebook’ta bu tür forumları yasaklamanın ve böylece nefret söylemi gruplarının tüm kurbanlarını korumanın yasal bir yolunu görmemesi üzücü.” dedi. Şimdi bir sonraki davada Daire Mahkemesi’ne çıkmayı umuyor.
Yeşiller Partisi’nden siyasetçi Renate Künast, Facebook’ta yıllarca süren vahşi hakaretlere karşı mücadele ettikten bir yıl önce burada kesin bir başarı elde etti. Karara göre, siyasetçinin sosyal ağı, kendisine internette kitlesel hakarette bulunan tüm kullanıcıların verilerini teslim etmek zorunda kaldı.
(uygulama)
Haberin Sonu