Global ısınma niçiniyle Dünya’nın ortalama sıcaklıkları artmaya devam ediyor ve buzullar yavaş yavaş yok oluyor.
Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli ve Biyolojik Çeşitlilik ve Ekosistem Hizmetleri Bilim-Politika Platformu’nun (IPBES) çalışmasına bakılırsa; fosil yakıtların yakımı, sanayi, tarım, ormancılık ve öteki arazi kullanmasından kaynaklanan sera gazlarının salımı artmaya devam ediyor.
Üstelik bu artış ölçüsü, sanayi öncesi vakit içindera bakılırsa 1 derecenin üzerinde global ısınmaya yol açtı.
ÇOK SAYIDA CİNS YOK OLABİLİR
Kara alanlarının yüzde 77’si ve okyanusların yüzde 87’si insani aktivitelerin direkt tesirleri kararında dönüşüm yaşarken, tarihte hiç olmadığı kadar sayıda çeşit yok olma tehlikesiyle karşı karşıya ve iklim değişikliğinin tesirleri giderek daha fazla hissediliyor.
UZMANLARDAN ORTAK HAREKET DAVETİ
Bu kapsamda, çalışmaya katkı sunan memleketler arası 50 uzman, insani geçim kaynakları, besin güvenliği ve halk sıhhati için tehdit oluşturan iklim değişikliği ve biyoçeşitlilik kaybının birlikte önlenmesi için aksiyon alınması ve ziyanlı tesirlerine karşı çaba edilmesi davetinde bulundu.
ALINACAK TEDBİRLER
Uzmanlar, çaba için karada ve okyanusta karbon ve tipler açısından varlıklı ekosistemlerin kaybının durdurulması, sürdürülebilir tarım uygulamalarının artırılması, biyoçeşitliliğe ziyan verecek ulusal ve milletlerarası aktivitelerin durdurulması, etraf ve çeşitleri muhafaza programlarının kuvvetli siyasetlerle uygulanması ve bu siyasetlerin mahallî halka katkı sunacak biçimde belirlenmesi için tavsiyelerde bulundu..
PBES Lideri Ana Maria Hernandez Salgar, kara alanları ve okyanusların insan kaynaklı karbon emisyonlarının yüzde 50’sinden çoksını absorbe ettiğini belirterek, “Ama tabiat her şeyi yapamaz. İklim değişikliğini önlemek, biyoçeşitlilik kaybını durdurmak ve istediğimiz sürdürülebilir geleceğe sahip olmak için toplum ve iktisadın tüm alanlarında kapsamlı bir dönüşüme gereksinim var.
Bu, hem de her iki krizi de birbirini tamamlayan yollarla bir arada ele almamızı gerektirecek.” tabirlerini kullandı.
2050 ÖLÜMCÜL OLACAK
Northern Arizona Üniversitesi’nde vazife alan bilim beşerlerine göre, sıcaklıkların bu türlü artmaya devam etmesi halinde, 2050 yılına geldiğimizde insan eliyle salınan karbonun tesirleri de doruğa ulaşacak ve ölümcül bir hal alacak.
Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli ve Biyolojik Çeşitlilik ve Ekosistem Hizmetleri Bilim-Politika Platformu’nun (IPBES) çalışmasına bakılırsa; fosil yakıtların yakımı, sanayi, tarım, ormancılık ve öteki arazi kullanmasından kaynaklanan sera gazlarının salımı artmaya devam ediyor.
Üstelik bu artış ölçüsü, sanayi öncesi vakit içindera bakılırsa 1 derecenin üzerinde global ısınmaya yol açtı.
ÇOK SAYIDA CİNS YOK OLABİLİR
Kara alanlarının yüzde 77’si ve okyanusların yüzde 87’si insani aktivitelerin direkt tesirleri kararında dönüşüm yaşarken, tarihte hiç olmadığı kadar sayıda çeşit yok olma tehlikesiyle karşı karşıya ve iklim değişikliğinin tesirleri giderek daha fazla hissediliyor.
UZMANLARDAN ORTAK HAREKET DAVETİ
Bu kapsamda, çalışmaya katkı sunan memleketler arası 50 uzman, insani geçim kaynakları, besin güvenliği ve halk sıhhati için tehdit oluşturan iklim değişikliği ve biyoçeşitlilik kaybının birlikte önlenmesi için aksiyon alınması ve ziyanlı tesirlerine karşı çaba edilmesi davetinde bulundu.
ALINACAK TEDBİRLER
Uzmanlar, çaba için karada ve okyanusta karbon ve tipler açısından varlıklı ekosistemlerin kaybının durdurulması, sürdürülebilir tarım uygulamalarının artırılması, biyoçeşitliliğe ziyan verecek ulusal ve milletlerarası aktivitelerin durdurulması, etraf ve çeşitleri muhafaza programlarının kuvvetli siyasetlerle uygulanması ve bu siyasetlerin mahallî halka katkı sunacak biçimde belirlenmesi için tavsiyelerde bulundu..
PBES Lideri Ana Maria Hernandez Salgar, kara alanları ve okyanusların insan kaynaklı karbon emisyonlarının yüzde 50’sinden çoksını absorbe ettiğini belirterek, “Ama tabiat her şeyi yapamaz. İklim değişikliğini önlemek, biyoçeşitlilik kaybını durdurmak ve istediğimiz sürdürülebilir geleceğe sahip olmak için toplum ve iktisadın tüm alanlarında kapsamlı bir dönüşüme gereksinim var.
Bu, hem de her iki krizi de birbirini tamamlayan yollarla bir arada ele almamızı gerektirecek.” tabirlerini kullandı.
2050 ÖLÜMCÜL OLACAK
Northern Arizona Üniversitesi’nde vazife alan bilim beşerlerine göre, sıcaklıkların bu türlü artmaya devam etmesi halinde, 2050 yılına geldiğimizde insan eliyle salınan karbonun tesirleri de doruğa ulaşacak ve ölümcül bir hal alacak.