A Ulusal Kadro’da alınan makûs sonuçların akabinde teknik yönetici Şenol Güneş’le yollar ayrıldı.
Ayrılma sonucunın ardınan Güneş birinci sefer konuştu.
“NAMUSUMUZLA GELDİK, NAMUSUMUZLA GİDİYORUZ”
Güneş açıklamalarında, “Dün ne dediysem bugün de o. Dünkü toplantıda kalsın dediler. Bugün de ‘Git’ dediler. Namusumuzla geldik, namusumuzla gidiyoruz” tabirlerini kullandı.
Güneş, yabancı kuralı konusunda, “Yabancı futbolcu konusunda Başkan’la (Nihat Özdemir) fikirlerimiz farklı. Dedim ki; ‘11 yabancıyla başlayalım, 5 yıllık plan yapalım 7’ye kadar indirelim. Bu ortada 19 yaş kümesinde da altyapıda mecburen gelişme olacak ve bu vakit sonunda havuzumuzda Türk oyuncu sayısı çoğalsın. Şayet oyuncu sayımız fazlaysa yabancıyı bırak.’ Şu anda bıraktığımız yabancılar ne oluyor, hem idari hem ekonomik birebir vakitte teknik olarak kulüpler batıyor” tabirlerini kullandı.
“BENİM 2002 YILINDAN BİLE ALACAĞIM VAR”
Güneş, tazminat tartışmasıyla ilgili olaraksa şunları söylemiş oldu:
En Sinirlendiğim bahis: “Maalesef beni buradan vurmaya çalışıyorlar, ben de işte buna epeyce sinirleniyorum. Bunu Sadri beyefendi (Şener) çıkardı, Trabzon’da onunla da konuştum. Dedim; ‘Sana borcum var mı?’ Yok. Ona kızdığım için bunu bilerek yapıyorlar.
Daima diyorum kolayı var benim sözleşmem var, ne aldığım aşikâr, koşullar muhakkak. Daha evvel de yaşadım ben bunları. Şayet bu biçimde bakacaksak benim 2002 yılındaki federasyondan bile alacağım var. Benim birfazlaca kulüpte alacaklarım var. Beni bilenlerin bunları bilhassa konuşmasına kızıyorum. Bilerek bunları yazmak haksızlık. Gazetecilerden biri diyor ki; 15 milyon lira, oburu diyor ki 30 milyon lira, bir öteki diyor 52 milyon lira.. Kardeşim nereden çıkardın bunu? var ise ve bilmiyorsan da sorarsın oraya. Tazminat dediğin şey yazılan bir şeydir.
“BEN FUTBOLUN DERİN SIKINTILARINI KONUŞUYORUM”
Hürriyet’e konuşan Güneş, başarısızlıkla ilgili, “Ben futbolun bu derin meselelerini konuşunca adam diyor ki; ‘mazeret uyduruyorsun.’ Hayır ben esasen başarısızlığı kabul ediyorum eldeki takımla. Ancak ben bu takımla Hollanda ve Norveç’i yendiğimde demedim ki hayli düzgün iş yaptım… O gün de demedim, bugün de demiyorum. O gün de, bugün de neyi eksik yaptığımı yaşıyorum, söylüyorum” dedi.
Ayrılma sonucunın ardınan Güneş birinci sefer konuştu.
“NAMUSUMUZLA GELDİK, NAMUSUMUZLA GİDİYORUZ”
Güneş açıklamalarında, “Dün ne dediysem bugün de o. Dünkü toplantıda kalsın dediler. Bugün de ‘Git’ dediler. Namusumuzla geldik, namusumuzla gidiyoruz” tabirlerini kullandı.
Güneş, yabancı kuralı konusunda, “Yabancı futbolcu konusunda Başkan’la (Nihat Özdemir) fikirlerimiz farklı. Dedim ki; ‘11 yabancıyla başlayalım, 5 yıllık plan yapalım 7’ye kadar indirelim. Bu ortada 19 yaş kümesinde da altyapıda mecburen gelişme olacak ve bu vakit sonunda havuzumuzda Türk oyuncu sayısı çoğalsın. Şayet oyuncu sayımız fazlaysa yabancıyı bırak.’ Şu anda bıraktığımız yabancılar ne oluyor, hem idari hem ekonomik birebir vakitte teknik olarak kulüpler batıyor” tabirlerini kullandı.
“BENİM 2002 YILINDAN BİLE ALACAĞIM VAR”
Güneş, tazminat tartışmasıyla ilgili olaraksa şunları söylemiş oldu:
En Sinirlendiğim bahis: “Maalesef beni buradan vurmaya çalışıyorlar, ben de işte buna epeyce sinirleniyorum. Bunu Sadri beyefendi (Şener) çıkardı, Trabzon’da onunla da konuştum. Dedim; ‘Sana borcum var mı?’ Yok. Ona kızdığım için bunu bilerek yapıyorlar.
Daima diyorum kolayı var benim sözleşmem var, ne aldığım aşikâr, koşullar muhakkak. Daha evvel de yaşadım ben bunları. Şayet bu biçimde bakacaksak benim 2002 yılındaki federasyondan bile alacağım var. Benim birfazlaca kulüpte alacaklarım var. Beni bilenlerin bunları bilhassa konuşmasına kızıyorum. Bilerek bunları yazmak haksızlık. Gazetecilerden biri diyor ki; 15 milyon lira, oburu diyor ki 30 milyon lira, bir öteki diyor 52 milyon lira.. Kardeşim nereden çıkardın bunu? var ise ve bilmiyorsan da sorarsın oraya. Tazminat dediğin şey yazılan bir şeydir.
“BEN FUTBOLUN DERİN SIKINTILARINI KONUŞUYORUM”
Hürriyet’e konuşan Güneş, başarısızlıkla ilgili, “Ben futbolun bu derin meselelerini konuşunca adam diyor ki; ‘mazeret uyduruyorsun.’ Hayır ben esasen başarısızlığı kabul ediyorum eldeki takımla. Ancak ben bu takımla Hollanda ve Norveç’i yendiğimde demedim ki hayli düzgün iş yaptım… O gün de demedim, bugün de demiyorum. O gün de, bugün de neyi eksik yaptığımı yaşıyorum, söylüyorum” dedi.