Sivil haklar aktivisti: AB polis verilerinin karşılaştırılması, geniş kapsamlı canlı yüz tanıma olanağı sağlıyor

Oyseon

Member
6 Kas 2020
897
0
16
Sivil haklar aktivistleri uzun zamandır AB Komisyonu’nun genişletilmiş Prüm Anlaşması kapsamında “polis işbirliği için otomatik veri alışverişine ilişkin” düzenleme girişiminin masumiyet karinesinin artık mümkün olmadığı anlamına geldiğinden şikayetçiydi. Şimdi Brexit’e rağmen Büyük Britanya’nın da genişletilmiş sisteme katılabileceği ve böylece sistemi büyük miktarda yasal açıdan sorgulanabilir verilerle zenginleştirebileceği yönünde alarm veriyorlar: Eleştirmenlere göre böyle bir adım, polis kuvvetlerine milyonlarca sabıka fotoğrafı ve kayıt sunacak. Birleşik Krallık’ta büyük çapta yürütülen video gözetimi, AB genelinde mevcuttur. Bunlar daha sonra gerçek zamanlı olarak otomatik yüz tanıma için bile kullanılabilir.

Reklamcılık



Gereklilik ve orantılılık “kanıtlanmadı”


Prüm çerçevesinde, üye devletlerdeki emniyet yetkilileri 2008’den bu yana DNA, parmak izi ve araç tescil verilerini elektronik olarak paylaşıp karşılaştırabiliyor. İlgili ulusal veritabanları arasında ağ oluşturmak da mümkün. Komisyona göre gelecekte yapay zeka (AI) sistemlerini kullanarak yüz tanımayı destekleyen polis kayıtlarından alınan sabıka fotoğrafları ve biyometrik fotoğraflar da yer alacak. AB devletlerinin kendi istediklerini yapmaları halinde, sürücü belgesi verileri ve şüpheliler ile hüküm giymiş suçluların dosyaları gibi kullanılabilir veri kategorilerinin sayısı genişletilmelidir.

Büyük Britanya, orijinal Prüm Antlaşması’nı imzaladı ve AB ile yapılan ticaret ve işbirliği anlaşması kapsamında Brexit’ten sonra da ilgili sisteme katılmaya devam edecek. Yasama organları hala genişleme planının tasarımı üzerinde müzakere ederken, Büyük Britanya’da ayrılanın yeni baskıyla olası bir bağlantısı hakkında bir tartışma sürüyor. Statewatch, Access Now, Big Brother Watch, Digitalcourage ve Avrupa Dijital Hakları (EDRi) gibi 16 sivil toplum kuruluşu ve bireysel uzmanlar, açık bir mektupta, planlanan değişikliklerin “gerekliliği ve orantılılığının” henüz tam olarak belirlenmediğinden şikayetçi oldu. kanıtlanmıştır.

Onlara göre, Prüm II önerisi de sorgulanabilir çünkü “polis veritabanlarını yüz görüntüleriyle birleştirerek, bu veritabanlarına canlı video gözetimi sağlamanın gelecekteki olasılığının temelini atıyor.” Bu, “büyük ölçekte kapsamlı, Avrupa çapında biyometrik gözetimin” kapısını açacaktır. İngiltere’nin görevden ayrılan video gözetim komiseri Fraser Sampson, İngiliz polisinin yasa dışı olarak yaklaşık üç milyon yüz görüntüsünü sakladığından şikayetçi oldu. Aynı zamanda AB Parlamentosu, planlanan yapay zeka düzenlemesiyle biyometrik kitlesel gözetlemenin yasaklanması için baskı yapıyor.

İngiliz yaklaşımının eleştirisi


Aktivistler ayrıca polis kayıtlarının aşırı geniş tanımlanmasını da eleştiriyor. Bu, “hiç bir suçla itham edilmemiş veya mahkum edilmemiş kişilerle ilgili olanlar da dahil olmak üzere büyük miktardaki dosyaları” içerebilir. Bunların ağa dahil edilmesi muhtemelen “büyük miktarda potansiyel olarak yanlış, gerekçesiz veya kontrol edilmemiş verinin sınır ötesi aramalarda kullanıma sunulmasıyla” sonuçlanacaktır. Örneğin, İngiliz veri koruma makamı, Metropolitan Police’in klan dosyasıyla ilgili bir silme süresinin bulunmadığından ve bilgi işlemenin yasaya aykırı olduğundan şikayetçi oldu. Bu tür kayıtlara erişim AB genelinde araştırmacılara açılırsa bu tür sorunlar daha da büyüyecektir. İmzacılar ayrıca İngiliz hükümetinin Parlamento’nun Prüm’ün 2015’e katılımına yönelik muhalefetini göz ardı ettiği konusunda da uyarıyorlar. Bunun bir daha yaşanmaması gerekiyor.


(mho)



Haberin Sonu