Kadıköy Anadolu İmam Hatip Lisesi Teknoloji Ekibi (KİTT), 2018 yılında kuruldu.
Danışman hocaları Zafer Karagöz idaresinde çalışan ve 20 öğrenciden oluşan KİTT kadrosu üyeleri, bugüne kadar çeşitli araçlar geliştirerek katıldıkları yarışlarda değerli muvaffakiyetler elde etti.
Estonya’da düzenlenen milletlerarası yarışta Türkiye’yi temsil eden ve dünya birincisi olan kadro, geçen yıl liseler ortası insansız hava araçları yarışına katılarak TEKNOFEST’te finale çıktı.
BU YIL DRONE GELİŞTİRDİLER
KİTT Alaca Doğan Kulübü, bu yıl toplam tartısı 1 kilo civarında, iki motor ortası uzunluğu 35 santimetre olan bir drone geliştirdi.
4 kilogram taşıma kapasitesine sahip drone, manuel kullanıldığında 130 km/s, otonom kullanımda ise 86 km/s suratına çıkabilmekte.
”DRONUMUZ ÇOK HIZLI”
KİTT Alaca Doğan Kulübü kaptanı Kadıköy Anadolu İmam Hatip Lisesi 11. sınıf öğrencisi Alperen Özalp, suratı ötürüsıyla müsabakada birincilik elde ettikleri drone çalışmalarını anlattı.
Özalp, birinci oldukları yarışta hafifçeliğin epeyce değerli olduğunu ve o yüzden hayli düşük tartıda bir pil kullandıklarını söylemiş oldu.
Süratli bir drone geliştirdiklerine vurgu yapan Özalp, “Dronumuz epeyce süratli. Saniyede 35 metreye çıkabiliyor. Otonomda bu biraz daha yavaşlayarak 24 metre oluyor. Bu suratlar çok fazla. Piyasadaki dronelardan şimdi hepsinden çok daha süratli uçuyor. Otonom uçanların en hızlılardan diyebiliriz.
”TOPLAMDA 16 BİN LİRAYA MAL OLDU”
Saatte yaklaşık 130 kilometreye tekabül ediyor. Maliyeti yaklaşık 8 bin lira. Ancak biz özel bir GPS sistemi kullanıyoruz. Bu GPS sistemiyle toplamda 16 bin liraya mal oldu.” diye konuştu.
Özalp, bu maliyetin bir kısmını okullarının karşıladığını, kalanı ise sponsorlardan sağladıklarını lisana getirdi.
”ÜÇ GÜN BOYUNCA HİÇ UYUMADIK”
Özalp, dronu uzun uğraşlar kararı geliştirdiklerini anlatarak, “Bu cins dronları geliştirmek epey kolay olmuyor. Bunun için epeyce çalışmak gerekiyor, emek gerekiyor. En başında da uykuyu unutuyoruz. aslına bakarsan yaz tatilimiz olmuyor. Üç ay boyunca çalışıyoruz, geceli gündüzlü. Sabah gelip akşam çıkıyoruz kulüpten.
bununla birlikte bizim kritik süreçlerimiz var. Raporun gönderildiği, uçuş kayıt görüntüsünün gönderildiği bir yarış öncesindeki süreç. Bu süreçlerde kimi vakit olmadık aksilikler çıkabiliyor. Yarışta denetim kartımız yanmış sayılabilecek bir düzeye geldi ve üç gün boyunca hiç uyumadık. Ancak pes etmedik. Kadro halinde çalıştık. Şu an buradayız ve birinciyiz.” sözlerini kullandı.
”SELÇUK BAYRAKTAR’I ÖRNEK ALIYORUZ”
Gelecekteki amaçlarından bahseden Özalp, şu biçimde devam etti:
“Daha ayrıntılı, daha sıkıntı müsabakalarda derece aldıktan daha sonra ileride hepimiz savunma sanayi dalında, kritik teknolojide çalışan birer mühendis olmak istiyoruz. Bizim örnek aldığımız bireyler var. En başta Selçuk Bayraktar ve okulumuz mezunu TEİ Genel Müdür ve İdare Heyeti Lideri Prof. Dr. Mahmut Faruk Akşit, örnek aldığımız şahıslar.
elbette dronlar her yerde kullanılabilir. Müsabakada simüle ettiğimiz nazaranv aslında bir yerde mahsur kalmış beşere 330 mililitrelik su şişesi göndermekti. Bunu kazasız bir biçimde otonom olarak gönderdik. Ayrıyeten biliyorsunuz 2016 yılında meskun mahal olayları olmuştu. Orada fazlaca dar alanda askerlerimiz çatışmıştı.
Dronumuzun dört kilo yük taşıma kapasitesi var. Altına 4 kiloluk bir mühimmatla birlikte kamikaze drone olarak kullanılabilir. Ayrıyeten dronumuz benzerlerine göre fazlaca küçük ve süratli olduğu için hasar alma, vurulma mümkünlüğü fazlaca düşük.”
Özalp, başta öğretmeleri ve okul yöneticileri olmak üzere kendilerine dayanak veren herkese teşekkür etti.
”KUMANDA OLMADAN DA ÇALIŞIYOR”
Projede otonom sistem sorumlusu olarak bakılırsav alan Kadıköy Anadolu İmam Hatip Lisesi son sınıf öğrencisi Muhammed Emre Kocaman, dronun hem kumanda ile tıpkı vakitte bilgisayardan girilen komutlarla çalıştığını anlattı.
Başka benzeri araçlardan farklı olarak kendi dronlarının kumanda denetimi olmadan da çalışabildiğine vurgu yapan Kocaman, “Kumanda olmadan da çalışıyor. hiç bir biçimde bir kullanıcısı yok. Uçuş öncesinde benim ayarladığım biçimde uçuyor. Gerekli sürat parametrelerini, yükseklik parametrelerini ve yatış açılarını ayarlıyorum. daha sonrasında hepsi kendi içerisindeki uçuş denetim kartı GPS denemesi modülleriyle çalışıyor. Bu sistemi internetten İngilizce kaynaklardan öğrendim. Türkçe kaynak maalesef fazlaca az, hatta yok denilebilecek kadar az.” diye konuştu.
Kocaman, ileride mühendis olmak istediğini belirterek, bu çeşit projelerde bakılırsav almayı hedeflediğini lisana getirdi.
Danışman hocaları Zafer Karagöz idaresinde çalışan ve 20 öğrenciden oluşan KİTT kadrosu üyeleri, bugüne kadar çeşitli araçlar geliştirerek katıldıkları yarışlarda değerli muvaffakiyetler elde etti.
Estonya’da düzenlenen milletlerarası yarışta Türkiye’yi temsil eden ve dünya birincisi olan kadro, geçen yıl liseler ortası insansız hava araçları yarışına katılarak TEKNOFEST’te finale çıktı.
BU YIL DRONE GELİŞTİRDİLER
KİTT Alaca Doğan Kulübü, bu yıl toplam tartısı 1 kilo civarında, iki motor ortası uzunluğu 35 santimetre olan bir drone geliştirdi.
4 kilogram taşıma kapasitesine sahip drone, manuel kullanıldığında 130 km/s, otonom kullanımda ise 86 km/s suratına çıkabilmekte.
”DRONUMUZ ÇOK HIZLI”
KİTT Alaca Doğan Kulübü kaptanı Kadıköy Anadolu İmam Hatip Lisesi 11. sınıf öğrencisi Alperen Özalp, suratı ötürüsıyla müsabakada birincilik elde ettikleri drone çalışmalarını anlattı.
Özalp, birinci oldukları yarışta hafifçeliğin epeyce değerli olduğunu ve o yüzden hayli düşük tartıda bir pil kullandıklarını söylemiş oldu.
Süratli bir drone geliştirdiklerine vurgu yapan Özalp, “Dronumuz epeyce süratli. Saniyede 35 metreye çıkabiliyor. Otonomda bu biraz daha yavaşlayarak 24 metre oluyor. Bu suratlar çok fazla. Piyasadaki dronelardan şimdi hepsinden çok daha süratli uçuyor. Otonom uçanların en hızlılardan diyebiliriz.
”TOPLAMDA 16 BİN LİRAYA MAL OLDU”
Saatte yaklaşık 130 kilometreye tekabül ediyor. Maliyeti yaklaşık 8 bin lira. Ancak biz özel bir GPS sistemi kullanıyoruz. Bu GPS sistemiyle toplamda 16 bin liraya mal oldu.” diye konuştu.
Özalp, bu maliyetin bir kısmını okullarının karşıladığını, kalanı ise sponsorlardan sağladıklarını lisana getirdi.
”ÜÇ GÜN BOYUNCA HİÇ UYUMADIK”
Özalp, dronu uzun uğraşlar kararı geliştirdiklerini anlatarak, “Bu cins dronları geliştirmek epey kolay olmuyor. Bunun için epeyce çalışmak gerekiyor, emek gerekiyor. En başında da uykuyu unutuyoruz. aslına bakarsan yaz tatilimiz olmuyor. Üç ay boyunca çalışıyoruz, geceli gündüzlü. Sabah gelip akşam çıkıyoruz kulüpten.
bununla birlikte bizim kritik süreçlerimiz var. Raporun gönderildiği, uçuş kayıt görüntüsünün gönderildiği bir yarış öncesindeki süreç. Bu süreçlerde kimi vakit olmadık aksilikler çıkabiliyor. Yarışta denetim kartımız yanmış sayılabilecek bir düzeye geldi ve üç gün boyunca hiç uyumadık. Ancak pes etmedik. Kadro halinde çalıştık. Şu an buradayız ve birinciyiz.” sözlerini kullandı.
”SELÇUK BAYRAKTAR’I ÖRNEK ALIYORUZ”
Gelecekteki amaçlarından bahseden Özalp, şu biçimde devam etti:
“Daha ayrıntılı, daha sıkıntı müsabakalarda derece aldıktan daha sonra ileride hepimiz savunma sanayi dalında, kritik teknolojide çalışan birer mühendis olmak istiyoruz. Bizim örnek aldığımız bireyler var. En başta Selçuk Bayraktar ve okulumuz mezunu TEİ Genel Müdür ve İdare Heyeti Lideri Prof. Dr. Mahmut Faruk Akşit, örnek aldığımız şahıslar.
elbette dronlar her yerde kullanılabilir. Müsabakada simüle ettiğimiz nazaranv aslında bir yerde mahsur kalmış beşere 330 mililitrelik su şişesi göndermekti. Bunu kazasız bir biçimde otonom olarak gönderdik. Ayrıyeten biliyorsunuz 2016 yılında meskun mahal olayları olmuştu. Orada fazlaca dar alanda askerlerimiz çatışmıştı.
Dronumuzun dört kilo yük taşıma kapasitesi var. Altına 4 kiloluk bir mühimmatla birlikte kamikaze drone olarak kullanılabilir. Ayrıyeten dronumuz benzerlerine göre fazlaca küçük ve süratli olduğu için hasar alma, vurulma mümkünlüğü fazlaca düşük.”
Özalp, başta öğretmeleri ve okul yöneticileri olmak üzere kendilerine dayanak veren herkese teşekkür etti.
”KUMANDA OLMADAN DA ÇALIŞIYOR”
Projede otonom sistem sorumlusu olarak bakılırsav alan Kadıköy Anadolu İmam Hatip Lisesi son sınıf öğrencisi Muhammed Emre Kocaman, dronun hem kumanda ile tıpkı vakitte bilgisayardan girilen komutlarla çalıştığını anlattı.
Başka benzeri araçlardan farklı olarak kendi dronlarının kumanda denetimi olmadan da çalışabildiğine vurgu yapan Kocaman, “Kumanda olmadan da çalışıyor. hiç bir biçimde bir kullanıcısı yok. Uçuş öncesinde benim ayarladığım biçimde uçuyor. Gerekli sürat parametrelerini, yükseklik parametrelerini ve yatış açılarını ayarlıyorum. daha sonrasında hepsi kendi içerisindeki uçuş denetim kartı GPS denemesi modülleriyle çalışıyor. Bu sistemi internetten İngilizce kaynaklardan öğrendim. Türkçe kaynak maalesef fazlaca az, hatta yok denilebilecek kadar az.” diye konuştu.
Kocaman, ileride mühendis olmak istediğini belirterek, bu çeşit projelerde bakılırsav almayı hedeflediğini lisana getirdi.