Obezite, hipertansiyon, kolesterol, anksiyete… Tüm bunlar ve daha fazlası, kardiyovasküler hastalıklar için risk faktörleridir ve dünya üzerinde meydana gelen ölümlerin önde gelen sebebidir. Dünya Sıhhat Örgütü’ne göre kalp hastalıkları her yıl 17 milyondan fazla mevte niye oluyor.
Araştırmalar, kardiyovasküler hastalıkların ortaya çıkma riskini artıran biyolojik özelliklere karşı tedbir alarak ve ömür üslubu alışkanlıklarını değiştirerek kalp ve damar hastalıklarının büyük ölçüde önlenebileceğini gösteriyor.
DAHA SAĞLIKLI BİR KALP İÇİN İPUÇLARI
Kendinize nasıl bakacağınızı bilmiyor musunuz?
İşte daha sağlıklı bir kalp için ipuçları:
Hipertansiyonu Önleyin
Kan basıncı, arter duvarlarında uygulanan kuvvettir. Ne kadar yüksekse, kalbin bedene kan pompalamak için o kadar fazla gayret sarf etmesi gerekir. Bu çok efor, kalbe ve beyin yahut böbrekler üzere başka ana organlara ziyan verme riskini artırır.
Hipertansiyon, kalp krizi riskini artıran en kıymetli faktörlerden biridir. Araştırmalara göre, kan basıncı düzeyleri 12/8 düzeylerinde sağlıklı olarak kabul edilmektedir.
Bu kan basıncı düzeylerine ulaşmak için hareketli bir hayat sürmk temeldir. Ayrıyeten Akdeniz diyeti üzere zerzevat, baklagiller, meyve ve süt mamüllerinden oluşan bir diyet izlemek, hieprtansiyon kotrolü için çok değerlidir. Günde yarım saat yürüyüş yahut orta derecede fizikî antrenman hipertansiyınu önlemek için epeyce faydalıdır.
Ayrıyeten Journal of Nutritional Biochemistry’de yayınlanan yakın tarihindeki bir araştırma, üzüm yemenin, miyokardiyumu koruyan antioksidanlardan sorumlu genleri aktive ederek yüksek tansiyondan kaynaklanan kalp sorunlarını önlediğini ortaya koydu.
Meyve Yiyin
Günlük meyve tüketimi, genel sıhhatinizi korumak ve kalp sıhhatinizi uygunlaştırmak için son derece değerlidir. Oxford Üniversitesi tarafınca yapılan yakın tarihindeki bir çalışma, sadece bir gün bile meyve tüketimine orta vermenin kalp sorunu gelişme riskini yüzde 34’e kadar artırabileceğini gösteriyor.
Meyveler, içerdikleri potasyum, lif, folik asit, antioksidanlar ve fitokimyasallar ile kalp dostu ve koruyucusudur. Günde 3 yahut 4 porsiyon meyve tüketimi tavsiye edilmektedir.
Çay İçin
Rastgele bir çeşit çayı seviyorsanız (yeşil, siyah…), ortasında kalbiniz için şahane bir yardımcı bulacaksınız. ABD’de yapılan ve çayın atardamarlarda kalsiyum birikimini önlediğini gösteren bir araştırmaya nazaran, günde en az bir bardak çay içen bireylerin kardiyovasküler sorun yaşama rskleri, içmeyenlere nazaran yüzde 35 daha az.
Araştırma, bilhassa şeker eklenmediğinde çayın antioksidan özelliklerinin ve tüm faydalarının alıanbileceğini gösteriyor.
Duygusal Sıhhatinize Dikkat Edin
Duygusal sıhhate dikkat etmek, kalp sıhhatini korumak için epeyce değerlidir. Keder, öfke ve hatta çok coşku, en sağlıklı kalbi bile etkileyebilir. Ağır hislerle alakalı kalp krizi geçirme riski düşük olsa da vardır.
Bu niçinle, sizi üzen durumlardan mümkün olduğunca kaçının ve bunlarla yüzleşmekten diğer seçeneğiniz yoksa, bunu sakince yapın, anı izafileştirmeye çalışın ve gevşeme tekniklerini kullanın.
Araştırmalar, ffke ve anksiyetenin kalp krizi riskini 9,5 kata kadar artırabileceğini gösteriyor. Ağır öfke yahut anksiyete durumları yaşanırsa, risk o andan birkaç saat daha sonrasına kadar 8,5 ila 9,5 kat artar. Artmış kalp suratı, kan basıncı ve pıhtılaşmanın yanı sıra bu duygusal kısım sırasında meydana damarların sertleşmesi kalp krizini tetikleyebiliyor.
Âlâ Uyuyun
Uykusuz geceler sonluluk, yorgunluk ve düşük güç düzeylerinin yanı sıra bununla birlikte kalp krizi geçirme riskini de artırır. Norveç’te yapılan bir araştırmada, uykuya dalma sorunu olan şahısların, kalp krizi gerçime risklerinin yüzde 45 daha fazla olduğu gösterilmiştir.
Berbat ömür stili alışkanlıkları çoklukla uykusuzluğın en kıymetli sebebidir. Bu niçinle, sistemli programlara uymak, ağır akşam yemeklerinden kaçınmak ve öğlenden daha sonraları biraz idman yapmak, kolay kolay uykuya dalmanıza ve bunu sürdürmenize imkan tanır.
Kolesterol Düzeylerine Dikkat Edin
Kolesterol düzeylerinin 240 mg/dl’yi aşmasının kalp krizi riskini iki katına çıkardığı bilinmektedir. LDL (kötü kolesterol) düzeyinin 160 mg/dl’nin altında olması ve HDL (iyi kolesterol) düzeyinin 40 mg/dl’nin üzerinde olması ülkü olarak kabul edilmektedir.
Kanınızda fazlaca fazla LDL var ise, sirkülasyon daha da berbatlaşabilir. Seviyeyi düşürmek için genel olarak çok kilodan kaçınılmalı, sigaradan uzak durulmalı, nizamlı antrenman yapılmalı ve zerzevat ve balıktan güçlü bir diyet uygulanmalıdır.
Göbek Yağından Kaçının
Karın bölgesinde yağ birikmesi yalnızca görünüm açısından değil, bununla birlikte kalp dokusunu etkileyen iltihaplı hususlar oluşturan yağ hücreleri bulundurduğundan kalp-damar hastalıklarını tetiklediği için de berbattır. Ayrıyeten hipertansiyonu daha da kötüleştirir.
Diş Sıhhatinize Dikkat Edin
Ağzınızdaki bakterilerin kalbe ulaşmasını ve kalbe ziyan vermesini önlemek için ağız ve diş bakımına itina göstermek değerlidir. Çözülmemiş bir diş eti iltihabının (diş eti enfeksiyonu) deveranı bile etkileyebilecek periodontitise yol açabileceği bilinmektedir. Bunu önlemek için, düzgün bir ağız hijyeni sağlamalı (dişlerinizi 2 dakika kadar nazikçe lakin ağır bir biçimde fırçalayın) ve yılda bir diş doktorunu ziyaret etmelisiniz.
Sigaradan Uzak Durun
Sigara, atardamarların bozulması da dahil olmak üzere bedene çeşitli ziyanlar verir. Araştırmalara göre, sigara içenlerin yüzde 70’i damar değişiklikleri yaşamaktadır. Buna ek olarak sigara içmek, kandaki oksijen konsantrasyonunu aaltır ve kanı daha kalın hale getirir, kalp atış suratını ve hipertansiyonu artırır ve ayrıyeten akciğerleri ve mesaneyi tesirler. Daha sağlıklı bir ömür sürmek için sigarayı çabucak bırakın.
Kırık Kalp Sendromuna Dikkat Edin
Halk içinde Kırık Kalp Sendromu olarak bilinen gerilim kardiyomiyopatisi yahut tako-tsubo (1990’larda Japon tabipler tarafınca tanımlanmıştır) ismi verilen bir kalp rahatsızlığı vardır. Ekseriyetle şiddetli bir rahatsızlıktan daha sonra tetiklenen, miyokard enfarktüsü ile birebir semptomlarla (göğüs ağrısı, nefes darlığı…) ortaya çıkan ve kalbi süreksiz de olsa zayıflatan bir kalp yetmezliğidir.
Bu bozukluğun kaynağı tam olarak aşikâr değildir, fakat uzmanlar adrenalin ve öbür hormonlardaki büyük artıştan kaynaklandığını düşünmektedir. Bu hususlar kuvvetli bir duygusal tesirden daha sonra üretilir ve kalbin sol ventrikülünün deforme bulunmasına ve enfarktüs varmış üzere görünmesine yol açar.
Etkilenenlerin birçok birkaç hafta ortasında büsbütün güzelleşir ve vefat oranı yüzde 5’ten azdır, lakin olaylarda önemli komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
Araştırmalar, kardiyovasküler hastalıkların ortaya çıkma riskini artıran biyolojik özelliklere karşı tedbir alarak ve ömür üslubu alışkanlıklarını değiştirerek kalp ve damar hastalıklarının büyük ölçüde önlenebileceğini gösteriyor.
DAHA SAĞLIKLI BİR KALP İÇİN İPUÇLARI
Kendinize nasıl bakacağınızı bilmiyor musunuz?
İşte daha sağlıklı bir kalp için ipuçları:
Hipertansiyonu Önleyin
Kan basıncı, arter duvarlarında uygulanan kuvvettir. Ne kadar yüksekse, kalbin bedene kan pompalamak için o kadar fazla gayret sarf etmesi gerekir. Bu çok efor, kalbe ve beyin yahut böbrekler üzere başka ana organlara ziyan verme riskini artırır.
Hipertansiyon, kalp krizi riskini artıran en kıymetli faktörlerden biridir. Araştırmalara göre, kan basıncı düzeyleri 12/8 düzeylerinde sağlıklı olarak kabul edilmektedir.
Bu kan basıncı düzeylerine ulaşmak için hareketli bir hayat sürmk temeldir. Ayrıyeten Akdeniz diyeti üzere zerzevat, baklagiller, meyve ve süt mamüllerinden oluşan bir diyet izlemek, hieprtansiyon kotrolü için çok değerlidir. Günde yarım saat yürüyüş yahut orta derecede fizikî antrenman hipertansiyınu önlemek için epeyce faydalıdır.
Ayrıyeten Journal of Nutritional Biochemistry’de yayınlanan yakın tarihindeki bir araştırma, üzüm yemenin, miyokardiyumu koruyan antioksidanlardan sorumlu genleri aktive ederek yüksek tansiyondan kaynaklanan kalp sorunlarını önlediğini ortaya koydu.
Meyve Yiyin
Günlük meyve tüketimi, genel sıhhatinizi korumak ve kalp sıhhatinizi uygunlaştırmak için son derece değerlidir. Oxford Üniversitesi tarafınca yapılan yakın tarihindeki bir çalışma, sadece bir gün bile meyve tüketimine orta vermenin kalp sorunu gelişme riskini yüzde 34’e kadar artırabileceğini gösteriyor.
Meyveler, içerdikleri potasyum, lif, folik asit, antioksidanlar ve fitokimyasallar ile kalp dostu ve koruyucusudur. Günde 3 yahut 4 porsiyon meyve tüketimi tavsiye edilmektedir.
Çay İçin
Rastgele bir çeşit çayı seviyorsanız (yeşil, siyah…), ortasında kalbiniz için şahane bir yardımcı bulacaksınız. ABD’de yapılan ve çayın atardamarlarda kalsiyum birikimini önlediğini gösteren bir araştırmaya nazaran, günde en az bir bardak çay içen bireylerin kardiyovasküler sorun yaşama rskleri, içmeyenlere nazaran yüzde 35 daha az.
Araştırma, bilhassa şeker eklenmediğinde çayın antioksidan özelliklerinin ve tüm faydalarının alıanbileceğini gösteriyor.
Duygusal Sıhhatinize Dikkat Edin
Duygusal sıhhate dikkat etmek, kalp sıhhatini korumak için epeyce değerlidir. Keder, öfke ve hatta çok coşku, en sağlıklı kalbi bile etkileyebilir. Ağır hislerle alakalı kalp krizi geçirme riski düşük olsa da vardır.
Bu niçinle, sizi üzen durumlardan mümkün olduğunca kaçının ve bunlarla yüzleşmekten diğer seçeneğiniz yoksa, bunu sakince yapın, anı izafileştirmeye çalışın ve gevşeme tekniklerini kullanın.
Araştırmalar, ffke ve anksiyetenin kalp krizi riskini 9,5 kata kadar artırabileceğini gösteriyor. Ağır öfke yahut anksiyete durumları yaşanırsa, risk o andan birkaç saat daha sonrasına kadar 8,5 ila 9,5 kat artar. Artmış kalp suratı, kan basıncı ve pıhtılaşmanın yanı sıra bu duygusal kısım sırasında meydana damarların sertleşmesi kalp krizini tetikleyebiliyor.
Âlâ Uyuyun
Uykusuz geceler sonluluk, yorgunluk ve düşük güç düzeylerinin yanı sıra bununla birlikte kalp krizi geçirme riskini de artırır. Norveç’te yapılan bir araştırmada, uykuya dalma sorunu olan şahısların, kalp krizi gerçime risklerinin yüzde 45 daha fazla olduğu gösterilmiştir.
Berbat ömür stili alışkanlıkları çoklukla uykusuzluğın en kıymetli sebebidir. Bu niçinle, sistemli programlara uymak, ağır akşam yemeklerinden kaçınmak ve öğlenden daha sonraları biraz idman yapmak, kolay kolay uykuya dalmanıza ve bunu sürdürmenize imkan tanır.
Kolesterol Düzeylerine Dikkat Edin
Kolesterol düzeylerinin 240 mg/dl’yi aşmasının kalp krizi riskini iki katına çıkardığı bilinmektedir. LDL (kötü kolesterol) düzeyinin 160 mg/dl’nin altında olması ve HDL (iyi kolesterol) düzeyinin 40 mg/dl’nin üzerinde olması ülkü olarak kabul edilmektedir.
Kanınızda fazlaca fazla LDL var ise, sirkülasyon daha da berbatlaşabilir. Seviyeyi düşürmek için genel olarak çok kilodan kaçınılmalı, sigaradan uzak durulmalı, nizamlı antrenman yapılmalı ve zerzevat ve balıktan güçlü bir diyet uygulanmalıdır.
Göbek Yağından Kaçının
Karın bölgesinde yağ birikmesi yalnızca görünüm açısından değil, bununla birlikte kalp dokusunu etkileyen iltihaplı hususlar oluşturan yağ hücreleri bulundurduğundan kalp-damar hastalıklarını tetiklediği için de berbattır. Ayrıyeten hipertansiyonu daha da kötüleştirir.
Diş Sıhhatinize Dikkat Edin
Ağzınızdaki bakterilerin kalbe ulaşmasını ve kalbe ziyan vermesini önlemek için ağız ve diş bakımına itina göstermek değerlidir. Çözülmemiş bir diş eti iltihabının (diş eti enfeksiyonu) deveranı bile etkileyebilecek periodontitise yol açabileceği bilinmektedir. Bunu önlemek için, düzgün bir ağız hijyeni sağlamalı (dişlerinizi 2 dakika kadar nazikçe lakin ağır bir biçimde fırçalayın) ve yılda bir diş doktorunu ziyaret etmelisiniz.
Sigaradan Uzak Durun
Sigara, atardamarların bozulması da dahil olmak üzere bedene çeşitli ziyanlar verir. Araştırmalara göre, sigara içenlerin yüzde 70’i damar değişiklikleri yaşamaktadır. Buna ek olarak sigara içmek, kandaki oksijen konsantrasyonunu aaltır ve kanı daha kalın hale getirir, kalp atış suratını ve hipertansiyonu artırır ve ayrıyeten akciğerleri ve mesaneyi tesirler. Daha sağlıklı bir ömür sürmek için sigarayı çabucak bırakın.
Kırık Kalp Sendromuna Dikkat Edin
Halk içinde Kırık Kalp Sendromu olarak bilinen gerilim kardiyomiyopatisi yahut tako-tsubo (1990’larda Japon tabipler tarafınca tanımlanmıştır) ismi verilen bir kalp rahatsızlığı vardır. Ekseriyetle şiddetli bir rahatsızlıktan daha sonra tetiklenen, miyokard enfarktüsü ile birebir semptomlarla (göğüs ağrısı, nefes darlığı…) ortaya çıkan ve kalbi süreksiz de olsa zayıflatan bir kalp yetmezliğidir.
Bu bozukluğun kaynağı tam olarak aşikâr değildir, fakat uzmanlar adrenalin ve öbür hormonlardaki büyük artıştan kaynaklandığını düşünmektedir. Bu hususlar kuvvetli bir duygusal tesirden daha sonra üretilir ve kalbin sol ventrikülünün deforme bulunmasına ve enfarktüs varmış üzere görünmesine yol açar.
Etkilenenlerin birçok birkaç hafta ortasında büsbütün güzelleşir ve vefat oranı yüzde 5’ten azdır, lakin olaylarda önemli komplikasyonlar ortaya çıkabilir.