Sıhhat Bakanlığı Koronavirüs Bilim Şurası Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, dünya genelinde kaygı uyandıran Delta varyantının Türkiye’deki gidişatı ve korunma önlemlerine ait değerlendirmelerde bulundu.
“Ağustos ayının ikinci yarısını yaşadığımız şu günlerde Delta varyantı, öngörüldüğü üzere, ülkemizde de baskın varyant haline gelmiş durumdadır. Delta varyantı evvelki soylara bakılırsa en az iki kat daha bulaşıcı bir varyant olarak kaygıya sebep olmaktadır.” tabirini kullanan Kayıpmaz, bu varyant ile enfekte olan bireylerin hastaneye yatırılma mümkünlüğünün, Alfa yahut Vuhan varyantlarıyla enfekte olanlara göre daha yüksek olduğunun altını çizdi.
”EN SAVUNMASIZ BİREYLER AŞILARI TAMAMLANMAMIŞ OLANLAR”
Kayıpmaz, aşıların hala varyantlara karşı aktifliğini koruduğuna dikkati çekerek, “Delta varyantı karşısında en savunmasız bireylerin aşıları tamamlanmamış şahıslar olduğu bildirilmektedir. Aşılar bizleri koronavirüse karşı faal halde korumaktadır. Aşıları tamamlanmış şahısların hastaneye yatış, hastalığı ağır geçirme ve virüs niçinli mevt riski, aşısız bireylere göre manalı ölçüde düşüktür.” diye konuştu.
”UYGUN MASKE KULLANIMI ÖNEMLİ”
Aşılanma ile birlikte kişisel önlemlerin de hala ehemmiyetini ve geçerliliğini koruduğuna işaret eden Kayıpmaz, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Daha bulaşıcı olduğu ortaya konan Delta varyantına karşı elimizdeki en kıymetli koruyucularımız aşıyla bir arada ferdi tedbirlerimizdir. Delta varyantının bulaşmasının azaltılması için de uygun maske kullanması kıymetlidir.
Kapalı alanlarda hane halkı haricindeki şahıslarla bir ortada bulunulduğunda maske kullanması, değerli ölçüde kollayıcıdır. Toplu taşıma araçları, alışveriş merkezleri, süpermarketler üzere kapalı alanlarda kesinlikle maske kullanmasına devam edilmelidir.”
FİZİKİ ARA BULAŞ RİSKİNİ AZALTIYOR
Doç. Dr. Kayıpmaz, koronavirüsten korunmak için kalabalık ortamlardan mümkün olduğu kadar uzak durulması gerektiğini belirterek, “Yapılan çalışmalar şahıslar içinde fiziki ara açıldıkça, Delta varyantının da bulaşma riskinin düştüğünü göstermektedir. Enfekte bir bireyle yakın aralıkta geçirilen vakit uzadıkça bulaşma riski de artmaktadır.” ihtarında bulundu.
Kapalı yerlerde havalandırmanın unutulmaması gerektiğinin altını çizen Kayıpmaz, şunları kaydetti:
“Dış yerlerde yüzeylerle mümkün olduğunca temas edilmemesi, ellerin yüze gdolayılmemesi, ellerin sık sık su ve sabunla yıkanması, ellerin yıkanamadığı durumlarda alkol bazlı el dezenfektanı kullanılması epeyce değerlidir. birtakım bazı uygulamayı unutsak da saydığımız sıradan tedbirler ve aşılarımızı tamamlamamız, bizleri Delta varyantı tehlikesinden de koruyacaktır.”
DELTA VARYANTI
Dünya Sıhhat Örgütünün (DSÖ) 1 Haziran 2021’de koronavirüs varyantları için duyurduğu yeni isimlendirme sistemi kapsamında ülke isimleri yerine Yunan alfabesindeki harflere bakılırsa sınıflamaya geçildi. Bu çerçevede İngiltere varyantı “Alfa”, Güney Afrika varyantı “Beta”, Brezilya varyantı “Gama” ve Hindistan varyantı da “Delta” olarak isimlendirildi.
Delta varyantının bir tipi olan Delta Plus ise K417N ismi verilen, daha evvel Güney Afrika’da tespit edilen Beta varyantında da açıklanan “spike” protein mutasyonuna sahip. Kelam konusu varyant, bu mutasyon eklendiği için “plus” olarak isimlendiriliyor.
Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca, 19 Ağustos’ta Kabine Toplantısı daha sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, koronavirüs Delta varyantının Türkiye’de yüzde 90’ı geçtiğini, şu an yüksek oranda olmayan Delta Plus’ın da süratli biçimde arttığını bildirmişti.
“Ağustos ayının ikinci yarısını yaşadığımız şu günlerde Delta varyantı, öngörüldüğü üzere, ülkemizde de baskın varyant haline gelmiş durumdadır. Delta varyantı evvelki soylara bakılırsa en az iki kat daha bulaşıcı bir varyant olarak kaygıya sebep olmaktadır.” tabirini kullanan Kayıpmaz, bu varyant ile enfekte olan bireylerin hastaneye yatırılma mümkünlüğünün, Alfa yahut Vuhan varyantlarıyla enfekte olanlara göre daha yüksek olduğunun altını çizdi.
”EN SAVUNMASIZ BİREYLER AŞILARI TAMAMLANMAMIŞ OLANLAR”
Kayıpmaz, aşıların hala varyantlara karşı aktifliğini koruduğuna dikkati çekerek, “Delta varyantı karşısında en savunmasız bireylerin aşıları tamamlanmamış şahıslar olduğu bildirilmektedir. Aşılar bizleri koronavirüse karşı faal halde korumaktadır. Aşıları tamamlanmış şahısların hastaneye yatış, hastalığı ağır geçirme ve virüs niçinli mevt riski, aşısız bireylere göre manalı ölçüde düşüktür.” diye konuştu.
”UYGUN MASKE KULLANIMI ÖNEMLİ”
Aşılanma ile birlikte kişisel önlemlerin de hala ehemmiyetini ve geçerliliğini koruduğuna işaret eden Kayıpmaz, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Daha bulaşıcı olduğu ortaya konan Delta varyantına karşı elimizdeki en kıymetli koruyucularımız aşıyla bir arada ferdi tedbirlerimizdir. Delta varyantının bulaşmasının azaltılması için de uygun maske kullanması kıymetlidir.
Kapalı alanlarda hane halkı haricindeki şahıslarla bir ortada bulunulduğunda maske kullanması, değerli ölçüde kollayıcıdır. Toplu taşıma araçları, alışveriş merkezleri, süpermarketler üzere kapalı alanlarda kesinlikle maske kullanmasına devam edilmelidir.”
FİZİKİ ARA BULAŞ RİSKİNİ AZALTIYOR
Doç. Dr. Kayıpmaz, koronavirüsten korunmak için kalabalık ortamlardan mümkün olduğu kadar uzak durulması gerektiğini belirterek, “Yapılan çalışmalar şahıslar içinde fiziki ara açıldıkça, Delta varyantının da bulaşma riskinin düştüğünü göstermektedir. Enfekte bir bireyle yakın aralıkta geçirilen vakit uzadıkça bulaşma riski de artmaktadır.” ihtarında bulundu.
Kapalı yerlerde havalandırmanın unutulmaması gerektiğinin altını çizen Kayıpmaz, şunları kaydetti:
“Dış yerlerde yüzeylerle mümkün olduğunca temas edilmemesi, ellerin yüze gdolayılmemesi, ellerin sık sık su ve sabunla yıkanması, ellerin yıkanamadığı durumlarda alkol bazlı el dezenfektanı kullanılması epeyce değerlidir. birtakım bazı uygulamayı unutsak da saydığımız sıradan tedbirler ve aşılarımızı tamamlamamız, bizleri Delta varyantı tehlikesinden de koruyacaktır.”
DELTA VARYANTI
Dünya Sıhhat Örgütünün (DSÖ) 1 Haziran 2021’de koronavirüs varyantları için duyurduğu yeni isimlendirme sistemi kapsamında ülke isimleri yerine Yunan alfabesindeki harflere bakılırsa sınıflamaya geçildi. Bu çerçevede İngiltere varyantı “Alfa”, Güney Afrika varyantı “Beta”, Brezilya varyantı “Gama” ve Hindistan varyantı da “Delta” olarak isimlendirildi.
Delta varyantının bir tipi olan Delta Plus ise K417N ismi verilen, daha evvel Güney Afrika’da tespit edilen Beta varyantında da açıklanan “spike” protein mutasyonuna sahip. Kelam konusu varyant, bu mutasyon eklendiği için “plus” olarak isimlendiriliyor.
Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca, 19 Ağustos’ta Kabine Toplantısı daha sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, koronavirüs Delta varyantının Türkiye’de yüzde 90’ı geçtiğini, şu an yüksek oranda olmayan Delta Plus’ın da süratli biçimde arttığını bildirmişti.