Dünyanın Dört Bir Yanından Ülkeleri Ziyaret Eden Turistlerin Uzun Müddet Tesirinden Çıkamadığı 17 Kültür Şoku
Avrupa’dan Asya’ya dünyanın dört bir yanında birbirinden hoş ülkeleri gezen turistler, başlarına gelen ve uzun mühlet tesirinden çıkamadıkları birbirinden değişik kültür şoklarını paylaşmışlar. Kesinlikle bir göz atın!
Kaynak: https://www.boredpanda.com/countries-…
1. “Venezuela’da bir aileyi akşam yemeğine çağırdık lakin bir türlü gitmek bilmediler! Kanada doğumlu olduğu için nezaketinden ödün vermeyen babam daima ‘Çok yorulduk biz de’ üzere şeyler söyleyerek durumu anlatmaya çalıştı.”
“Hatta en sonunda babam dayanamayınca ‘Çok yorgunuz, artık uyumak istiyoruz, niye gitmiyorsunuz?’ diye patladı… Konuklarımız de birebir biçimde hudutlu sinirli ‘Niye bir türlü salmadınız bizi?’ dediler!
Meğerse Venezuela kültüründe misafirliğe davet edildiğinizde mesken sahipleri gitmenizi isteyene kadar gitmiyormuşsunuz. Kanada kültüründe ise konuklarınızdan gitmelerini istemek hayli ayıp görülüyor.’
2. “Hırvatistan’da yalnızca konutunuzu değil, konutunuzun olduğu sokağı da temizlemeniz bir gelenek.”
3. “Ben 20 yaşındayken Avustralya’ya taşındık, ülkenin lisanı İngilizce sanıyordum fakat konuşulan iki sözden birini anlamıyorum! Beşerler burada kendilerine mahsus bir lisan geliştirmişler adeta.”
4. “Amerika’da ekseriyetle nezaketen garsonlarla konuşmak durumunda kalıyorsunuz. İspanya’ya gittiğimde garsonların bizi hiç sallamaması, yalnızca siparişlerini alıp geçmesi benim üzere içe dönükler için epeyce ülkü. Sipariş ver, yemek gelsin, afiyetle ye.”
5. “Bunu söylemekten biraz utanç duyuyorum fakat ABD’de doğup büyüyen biri olarak tüm dünya ülkelerinin bizi örnek aldığını öğrenmiştik. Birinci defa yurtdışına dışına çıktığımda hiç de o denli olmadığını, tüm ülkelerin çok kendi hallerinde nizam kurduklarını gördüm.”
“Daha da abartılı olanı tüm dünya vatandaşlarının elinde fırsat olsa ABD’de yaşamak isteyeceğine inanıyorduk lakin beşerler bizi bir latife materyali, eğitimsiz şahıslar olarak görüyorlar…”
6. “Yeni Zelanda’da beşerler ortalıkta çıplak ayakla geziyor!”
7. “Babaannemler İrlanda’da yaşarken insanlara ikram verildiğinde birinci vakit içinderda teşekkür edip reddetmek görgü kuralıymış. Fakat ikinci kere ikram veriliğinde kabul edebiliyorsunuz yani.”
“böyle öğrendikleri için Amerika’da epeyce zahmet çekmişler. Bana da ne vakit birinci kezinde kabul etmem kızarlardı. Hatta babaannemle bayağı bir konuşma şöyleki yaşanıyordu;
– Bir bardak çay ister misiniz?
+ Hayır, teşekkür ederim. Hiç zahmet etmeyin.
– Olur mu canım ne zahmeti, içelim haydi.
+ bu biçimde içelim bakalım, madem kendinize yapıyorsunuz.”
8. “Almanya ve İngiltere üzere ülkelerde beşerler o kadar kısa uzaklık yürümeye alışkın ki birkaç saatlik otomobil seyahatleri çok uzun karşılanıyor.”
9. “Şili’de yarına buluşma planı yaparsanız gelecek hafta buluşursunuz, gelecek hafta buluşalım derseniz asla görüşmezsiniz…”
10. “Endonezya’da toplu taşımaya bindiğiniz anda yanınızda oturan yabancılar sizinle konuşmaya başlıyor, ailenizden tutun aşk ömrünüze kadar sizinle ilgili her ayrıntısı sorguluyorlar. Niçin çocuğunuz yok, niçin şişmansın, niçin saçını kestirdin…”
11. “ABD’de ziyaret ettiğim kentlerde sokaklarda yaşayan evsiz insanların sayısı şoka uğrattı beni. Ayrıyeten en ünlü kentlerinden kimileri büsbütün çiş kokuyordu!”
12. “Belki hayli garip bir şey değil lakin ben Hindistan’da el ele tutuşan arkadaş erkekleri görür görmez hayli şaşırmıştım.”
13. “Tayland’da küçük çocuklar hayatlarında birinci defa açık ciltli bir insan gördükleri için şaşırmış ve beni ellemişlerdi. İkimiz için de kültür şokuydu.”
14. “Birkaç sene evvel Sovyetler Birliği doğumlu biriyle tanışmıştım ve hayatında birinci sefer imza kampanyası görmüştü. ‘Benim ülkemde hükümeti değiştirmek istediğinde genelde ortadan kaybolursun’ demişti…”
15. “Çin’de 1 milyardan fazla insan yaşadığı için durumu anlayabiliyorum fakat herkes o kadar agresif ve sonlu ki… İnsanları itmeden bir yere gitmek, bilet almak imkansız.”
16. “Japonların disiplinli bir toplum olması beni epey etkiledi. Devasa heykellerin olduğu Hakone Müzesi’ni gezerken çeşidin sonunda ayaklarımızı sokabileceğimiz ufak bir kaplıcaya getirdiler bizi. Sırasıyla yapmamız gereken her şeyin yazdığı bir de liste verdiler.”
“Liste bildiğiniz şöyleydi; Ayakkabılarınızı ve çoraplarınızı çıkarın. Çoraplarınızı ayakkabılarınızın içine koyun. Ayakkabılarınız için ayrılan kısma yerleştirin. Pantolonunuzu ikişer santimetrelik ortalarla dışa gerçek katlayın. Baldır kasınızın hizasına gelene kadar katlamaya devam edin. Son katınızın sıkı bulunmasına dikkat edin. Ayaklarınızı sıcak suya sokun ve keyfini çıkarın…
Japon iştirakçiler alışılmış ki hiç zorlanmadan sırasıyla her maddeyi yerine getirdiler. Bizim üzere yabancı turistler ise olayı anlayana kadar rehberlerimiz her adımı teker teker bir daha okudu.”
17. “Kanada’da toplasan 800 kişinin yaşadığı bir kasabada büyüdüm, bu yüzden birinci kere Kaliforniya’ya gidip o inanılmaz kalabalık ve trafik ile karşılaşınca hayatımın şokunu yaşadım.”
Sizi en epeyce şaşırtan gerçek hangisi oldu? Haydi yorumlara!
Avrupa’dan Asya’ya dünyanın dört bir yanında birbirinden hoş ülkeleri gezen turistler, başlarına gelen ve uzun mühlet tesirinden çıkamadıkları birbirinden değişik kültür şoklarını paylaşmışlar. Kesinlikle bir göz atın!
Kaynak: https://www.boredpanda.com/countries-…
1. “Venezuela’da bir aileyi akşam yemeğine çağırdık lakin bir türlü gitmek bilmediler! Kanada doğumlu olduğu için nezaketinden ödün vermeyen babam daima ‘Çok yorulduk biz de’ üzere şeyler söyleyerek durumu anlatmaya çalıştı.”
“Hatta en sonunda babam dayanamayınca ‘Çok yorgunuz, artık uyumak istiyoruz, niye gitmiyorsunuz?’ diye patladı… Konuklarımız de birebir biçimde hudutlu sinirli ‘Niye bir türlü salmadınız bizi?’ dediler!
Meğerse Venezuela kültüründe misafirliğe davet edildiğinizde mesken sahipleri gitmenizi isteyene kadar gitmiyormuşsunuz. Kanada kültüründe ise konuklarınızdan gitmelerini istemek hayli ayıp görülüyor.’
2. “Hırvatistan’da yalnızca konutunuzu değil, konutunuzun olduğu sokağı da temizlemeniz bir gelenek.”
3. “Ben 20 yaşındayken Avustralya’ya taşındık, ülkenin lisanı İngilizce sanıyordum fakat konuşulan iki sözden birini anlamıyorum! Beşerler burada kendilerine mahsus bir lisan geliştirmişler adeta.”
4. “Amerika’da ekseriyetle nezaketen garsonlarla konuşmak durumunda kalıyorsunuz. İspanya’ya gittiğimde garsonların bizi hiç sallamaması, yalnızca siparişlerini alıp geçmesi benim üzere içe dönükler için epeyce ülkü. Sipariş ver, yemek gelsin, afiyetle ye.”
5. “Bunu söylemekten biraz utanç duyuyorum fakat ABD’de doğup büyüyen biri olarak tüm dünya ülkelerinin bizi örnek aldığını öğrenmiştik. Birinci defa yurtdışına dışına çıktığımda hiç de o denli olmadığını, tüm ülkelerin çok kendi hallerinde nizam kurduklarını gördüm.”
“Daha da abartılı olanı tüm dünya vatandaşlarının elinde fırsat olsa ABD’de yaşamak isteyeceğine inanıyorduk lakin beşerler bizi bir latife materyali, eğitimsiz şahıslar olarak görüyorlar…”
6. “Yeni Zelanda’da beşerler ortalıkta çıplak ayakla geziyor!”
7. “Babaannemler İrlanda’da yaşarken insanlara ikram verildiğinde birinci vakit içinderda teşekkür edip reddetmek görgü kuralıymış. Fakat ikinci kere ikram veriliğinde kabul edebiliyorsunuz yani.”
“böyle öğrendikleri için Amerika’da epeyce zahmet çekmişler. Bana da ne vakit birinci kezinde kabul etmem kızarlardı. Hatta babaannemle bayağı bir konuşma şöyleki yaşanıyordu;
– Bir bardak çay ister misiniz?
+ Hayır, teşekkür ederim. Hiç zahmet etmeyin.
– Olur mu canım ne zahmeti, içelim haydi.
+ bu biçimde içelim bakalım, madem kendinize yapıyorsunuz.”
8. “Almanya ve İngiltere üzere ülkelerde beşerler o kadar kısa uzaklık yürümeye alışkın ki birkaç saatlik otomobil seyahatleri çok uzun karşılanıyor.”
9. “Şili’de yarına buluşma planı yaparsanız gelecek hafta buluşursunuz, gelecek hafta buluşalım derseniz asla görüşmezsiniz…”
10. “Endonezya’da toplu taşımaya bindiğiniz anda yanınızda oturan yabancılar sizinle konuşmaya başlıyor, ailenizden tutun aşk ömrünüze kadar sizinle ilgili her ayrıntısı sorguluyorlar. Niçin çocuğunuz yok, niçin şişmansın, niçin saçını kestirdin…”
11. “ABD’de ziyaret ettiğim kentlerde sokaklarda yaşayan evsiz insanların sayısı şoka uğrattı beni. Ayrıyeten en ünlü kentlerinden kimileri büsbütün çiş kokuyordu!”
12. “Belki hayli garip bir şey değil lakin ben Hindistan’da el ele tutuşan arkadaş erkekleri görür görmez hayli şaşırmıştım.”
13. “Tayland’da küçük çocuklar hayatlarında birinci defa açık ciltli bir insan gördükleri için şaşırmış ve beni ellemişlerdi. İkimiz için de kültür şokuydu.”
14. “Birkaç sene evvel Sovyetler Birliği doğumlu biriyle tanışmıştım ve hayatında birinci sefer imza kampanyası görmüştü. ‘Benim ülkemde hükümeti değiştirmek istediğinde genelde ortadan kaybolursun’ demişti…”
15. “Çin’de 1 milyardan fazla insan yaşadığı için durumu anlayabiliyorum fakat herkes o kadar agresif ve sonlu ki… İnsanları itmeden bir yere gitmek, bilet almak imkansız.”
16. “Japonların disiplinli bir toplum olması beni epey etkiledi. Devasa heykellerin olduğu Hakone Müzesi’ni gezerken çeşidin sonunda ayaklarımızı sokabileceğimiz ufak bir kaplıcaya getirdiler bizi. Sırasıyla yapmamız gereken her şeyin yazdığı bir de liste verdiler.”
“Liste bildiğiniz şöyleydi; Ayakkabılarınızı ve çoraplarınızı çıkarın. Çoraplarınızı ayakkabılarınızın içine koyun. Ayakkabılarınız için ayrılan kısma yerleştirin. Pantolonunuzu ikişer santimetrelik ortalarla dışa gerçek katlayın. Baldır kasınızın hizasına gelene kadar katlamaya devam edin. Son katınızın sıkı bulunmasına dikkat edin. Ayaklarınızı sıcak suya sokun ve keyfini çıkarın…
Japon iştirakçiler alışılmış ki hiç zorlanmadan sırasıyla her maddeyi yerine getirdiler. Bizim üzere yabancı turistler ise olayı anlayana kadar rehberlerimiz her adımı teker teker bir daha okudu.”
17. “Kanada’da toplasan 800 kişinin yaşadığı bir kasabada büyüdüm, bu yüzden birinci kere Kaliforniya’ya gidip o inanılmaz kalabalık ve trafik ile karşılaşınca hayatımın şokunu yaşadım.”
Sizi en epeyce şaşırtan gerçek hangisi oldu? Haydi yorumlara!