Fikret Orman, Mahmutyazıcıoğlu cinayetinin detaylarını anlattı
İstanbul Bakırköy’de bir balık restoranında uğradığı silahlı taarruz kararı hayatını kaybeden Beşiktaş’ın eski yöneticisi ve sunucu Ece Erken’in eşi avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu, hayatını kaybetti. Mahmutyazıcıoğlu’nun vefatının sır perdesi aralanırken o gece yaşanan hadiseden hemilk evvel yerden ayrılan Beşiktaş eski lideri Fikret Orman bilgileri Halk TV canlı yayının da Timur Soykan’a anlattı. Cinayetin 65 bin TL’den kaynaklanmadığını söz eden Orman, argümanlar hakkında da konuştu.
Fikret Orman’ın konuşmasından öne çıkanlar şu biçimde:
”MORALİ İYİYDİ”
Şafak bana epeyce yakındı. Ben onun abisiydim, o benim kardeşimdi ve her vakit ‘bir badiren var mı’ diye sorardım. Şafak’ın bu biçimde bir sorunu yoktu. bu biçimde bir şey olsa bana yüzde yüz söylerdi diye düşünüyorum. Ben sonraki gün yola çıkacaktım, “Gitmeden görüşelim’ dedi, görüştük. 1,5-2 saat kadar oturdum. O süreç içerisinde Şafak’ın morali çok uygundu, o denli bir şey olsa bana söylerdi. bu biçimde bir husus hiç geçmedi. Biz sonuç prestijiyle birlikte bakılırsav yaptık. Şafak benim kardeşimdi. Biz her vakit görüşürdük. Beşiktaş’la ilgili özel bir toplantı görüşmesi değildi, sohbet gayeli görüştük.
”HAYRETLER İÇERİSİNDEYİM”
Dedikodular var, ‘öyle diyorlar, bu biçimde diyorlar’… Bunlar insanları üzen şeyler. Artık hangi transferlere ne kadar paralar gitti bunlar konuşulmuyor, dönüyoruz dolaşıyoruz 100 milyon euroluk oyuncu satmışız, Beşiktaş’a bu kadar kaynak getirmişiz, büyük hasılatlar sağlamışız, bunların takdir edilmesi bir yana bunları konuşuyoruz. İnanın hayretler içerisinde ve pişman bir biçimde hayat yaşıyorum.
”POLİSİN GÖREVİ”
bu biçimde bir husus olmuş olsa Şafak bir önlem alırdı. Mesleği hukuk olan bir arkadaş. Yasa dışı bahis falan benim bildiğim, duyduğum şeyler değil. Bunlar polis tarafınca araştırılması gereken şeyler. 65 binden mi oldu, 100 binden mi oldu, bunu ortaya çıkartmak benim değil polisin misyonu. Bildiğim bir şey olsa söylerdim. Dedikodu üzerinden bir şeylerle muhatap olmak da epey üzücü. Polis benim sözüme başvurmadı.
”MEVZU RACON KONUSU”
Galiba bir konut alımı olmuş, hasımlık oluşmuş. Buranın üstüne ek bir para istenmiş, 65 bin lira. Duyduğum kadarıyla konu 65 bin değil de bir racon konusu. Yapan çocuk 1997 doğumlu.
”ÇAKICI EVRAKINA GENÇKEN BAKMIŞ”
Şafak’ın Sayın Çakıcı’yı sevdiğini. Üniversiteden mezun olduğu vakit onun avukatlığını yaptığından bahsederdi. Çakıcı’yı da sevdiğini söylerdi. Onların alakalarının de o boyuttan fazlası olamaz. Şafak, hukuk prestijiyle idari hukuka bakıyordu. Alaattin Çakıcı’nın evrakına bakması gençliğinde yaptığı işmiş. daha sonrasında yaptığı işler idari hukukla alakalıydı.
”BU MU HAK ETTİĞİMİZ”
Ben somut konuşalım diyorum. Somut konuştuğumuz vakit sonuca rahat gideriz. Biz Beşiktaş’ta tarihi muvaffakiyetler elde ettik, bu mu bize reva görülen, bu mu hak ettiğimiz? Ben bunların niye söylendiğini niye yapıldığını biliyorum da, vakti gelince tek tek açıklarım. Şafak aslan üzere bir çocuktu. Mert da bir çocuktu. Her şeyi halledeyim diye de uğraştı. Yanılgıları hepimizin olmuş olabilir, Beşiktaş’a kıymetli hizmetleri olmuştur. Hatalıların da niye yaptıkları ortaya çıkar ve umarım kamuoyunun bilgilendirilmesi sağlanır.”
İstanbul Bakırköy’de bir balık restoranında uğradığı silahlı taarruz kararı hayatını kaybeden Beşiktaş’ın eski yöneticisi ve sunucu Ece Erken’in eşi avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu, hayatını kaybetti. Mahmutyazıcıoğlu’nun vefatının sır perdesi aralanırken o gece yaşanan hadiseden hemilk evvel yerden ayrılan Beşiktaş eski lideri Fikret Orman bilgileri Halk TV canlı yayının da Timur Soykan’a anlattı. Cinayetin 65 bin TL’den kaynaklanmadığını söz eden Orman, argümanlar hakkında da konuştu.
Fikret Orman’ın konuşmasından öne çıkanlar şu biçimde:
”MORALİ İYİYDİ”
Şafak bana epeyce yakındı. Ben onun abisiydim, o benim kardeşimdi ve her vakit ‘bir badiren var mı’ diye sorardım. Şafak’ın bu biçimde bir sorunu yoktu. bu biçimde bir şey olsa bana yüzde yüz söylerdi diye düşünüyorum. Ben sonraki gün yola çıkacaktım, “Gitmeden görüşelim’ dedi, görüştük. 1,5-2 saat kadar oturdum. O süreç içerisinde Şafak’ın morali çok uygundu, o denli bir şey olsa bana söylerdi. bu biçimde bir husus hiç geçmedi. Biz sonuç prestijiyle birlikte bakılırsav yaptık. Şafak benim kardeşimdi. Biz her vakit görüşürdük. Beşiktaş’la ilgili özel bir toplantı görüşmesi değildi, sohbet gayeli görüştük.
”HAYRETLER İÇERİSİNDEYİM”
Dedikodular var, ‘öyle diyorlar, bu biçimde diyorlar’… Bunlar insanları üzen şeyler. Artık hangi transferlere ne kadar paralar gitti bunlar konuşulmuyor, dönüyoruz dolaşıyoruz 100 milyon euroluk oyuncu satmışız, Beşiktaş’a bu kadar kaynak getirmişiz, büyük hasılatlar sağlamışız, bunların takdir edilmesi bir yana bunları konuşuyoruz. İnanın hayretler içerisinde ve pişman bir biçimde hayat yaşıyorum.
”POLİSİN GÖREVİ”
bu biçimde bir husus olmuş olsa Şafak bir önlem alırdı. Mesleği hukuk olan bir arkadaş. Yasa dışı bahis falan benim bildiğim, duyduğum şeyler değil. Bunlar polis tarafınca araştırılması gereken şeyler. 65 binden mi oldu, 100 binden mi oldu, bunu ortaya çıkartmak benim değil polisin misyonu. Bildiğim bir şey olsa söylerdim. Dedikodu üzerinden bir şeylerle muhatap olmak da epey üzücü. Polis benim sözüme başvurmadı.
”MEVZU RACON KONUSU”
Galiba bir konut alımı olmuş, hasımlık oluşmuş. Buranın üstüne ek bir para istenmiş, 65 bin lira. Duyduğum kadarıyla konu 65 bin değil de bir racon konusu. Yapan çocuk 1997 doğumlu.
”ÇAKICI EVRAKINA GENÇKEN BAKMIŞ”
Şafak’ın Sayın Çakıcı’yı sevdiğini. Üniversiteden mezun olduğu vakit onun avukatlığını yaptığından bahsederdi. Çakıcı’yı da sevdiğini söylerdi. Onların alakalarının de o boyuttan fazlası olamaz. Şafak, hukuk prestijiyle idari hukuka bakıyordu. Alaattin Çakıcı’nın evrakına bakması gençliğinde yaptığı işmiş. daha sonrasında yaptığı işler idari hukukla alakalıydı.
”BU MU HAK ETTİĞİMİZ”
Ben somut konuşalım diyorum. Somut konuştuğumuz vakit sonuca rahat gideriz. Biz Beşiktaş’ta tarihi muvaffakiyetler elde ettik, bu mu bize reva görülen, bu mu hak ettiğimiz? Ben bunların niye söylendiğini niye yapıldığını biliyorum da, vakti gelince tek tek açıklarım. Şafak aslan üzere bir çocuktu. Mert da bir çocuktu. Her şeyi halledeyim diye de uğraştı. Yanılgıları hepimizin olmuş olabilir, Beşiktaş’a kıymetli hizmetleri olmuştur. Hatalıların da niye yaptıkları ortaya çıkar ve umarım kamuoyunun bilgilendirilmesi sağlanır.”