Sudan’ın iki rakip generali arasında Çarşamba gecesi, çaresiz sakinler, azalan su ve yiyecek kaynaklarıyla beş gün süren kaotik çatışmalardan sonra şehirden kaçmanın yollarını ararken, başkentin bazı bölgelerinde kabataslak bir ateşkes gerçekleşti.
Başkent Hartum’dan tahliye, hafta sonu Sudan ordusu ile güçlü bir paramiliter grup olan Hızlı Destek Güçleri arasında çıkan çatışmadan bu yana son derece tehlikeli oldu. Ancak günlerdir evlerine kapanıp dışarıda sokaklarda sık sık şiddetlenen çatışmalardan sonra, giderek artan sayıda Sudanlı ve yabancı, beş milyonluk şehri terk etmeye çalıştı.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, Cumartesi günü çıkan çatışmalardan bu yana yaklaşık 300 kişi öldü ve 3.000’den fazla kişi yaralandı. Çatışmanın daha az olduğu Hartum’un kenar mahallelerinde yaşayan pek çok kişi, Nil boyunca kuzeye, Mısır’a veya Port Sudan’a veya güneyde daha güvenli bölgelere giden yolları takip ederek yaya, otobüs veya araba ile şehirden çoktan kaçtı.
Sudan’daki koşullar, modern savaş standartlarına göre bile baş döndürücü bir hızla kötüleşiyor. Hartum, Cumartesi günü sık sık elektrik kesintileri ve yükselen gıda fiyatlarıyla çatışmalar patlak vermeden önce zaten kırılgan bir şehirdi. Batılı arabulucuların Sudan’ın sivil yönetime geçişini kolaylaştıracağını umdukları görüşmelere rağmen şimdi, aylardır bir çatışma planlamakta olan generaller tarafından yönetilen, iyi silahlanmış, savaşta sertleşmiş iki gücün pençesinde.
Şehirdeki koşullar kötüleştiğinden ve silahlı kişilerin evlere girip sivillere saldırdığına dair haberler geldikçe – bir Avrupa büyükelçisi de dahil – birçok ülke vatandaşlarına yardım etmek için harekete geçti. Ama zorluklar harika.
En az 19 park halindeki uçağın imha edildiği yoğun çatışmalara sahne olan Hartum Uluslararası Havalimanı tüm trafiğe kapatıldı.
Japonya, vatandaşlarının planlı bir şekilde tahliye edileceğini açıklayan ilk ülke oldu – nasıl olduğu belli olmasa da – ve Almanya’nın üç uçak gönderdiği, ancak onlar yoldayken kurtarmayı iptal etmek için gönderildiği bildirildi.
Sudan’da şiddet
Sudan’da iki askeri grup arasındaki çatışmalar ülkeyi kaosa sürükledi ve sivillerin yönettiği bir demokrasiye geçiş planları artık paramparça oldu.
ABD Dışişleri Bakanlığı, hükümet eşgüdümlü bir tahliye planı olmadığını söyledi ve Sudan’daki Amerikalıları karaya sığınmaya çağırdı. Hartum’daki büyükelçilik ülkede kaç Amerikalı olduğunu söylemek istemedi. Ancak hassas konuları görüşmek üzere adının açıklanmaması koşuluyla konuşan ABD’li bir yetkili, büyükelçiliğin Covid salgını sırasında Sudan’da çoğu çifte vatandaşlığa sahip yaklaşık 19.000 Amerikalı saydığını söyledi.
Güvenlik yetkilileri, son ateşkes devam ederse birçok kişinin potansiyel olarak kaçabileceğini söyledi.
Cumartesi gününden bu yana dört sokak tahliyesi organize eden ABD merkezli bir güvenlik firması olan Global Guardian’dan Dale Buckner, “Bu, siviller için en büyük fırsat” dedi. Tahliye edilenlerin Mısır ve Eritre’ye ulaştığını söyledi.
Ancak son günlerde Hartum’da yayılan şiddet olayları, insanların tahliyesini çok daha zorlaştırdı. “Bu çok tehlikeli” dedi. “Ajanlarımızı ve çalışanlarını tehlikeye atmak istemiyoruz.”
Çarşamba gecesi Sudan ordusu, Sivillerin tahliyesine veya malzeme ikmaline izin verecek 24 saatlik bir insani ateşkes için Hızlı Destek Güçleri önerisini kabul etti. Ancak bir gün önce benzer bir girişimin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından ateşkesin devam edip etmeyeceği belli değildi.
Sabahın erken saatlerinde savaş uçaklarından gömülü RSF savaşçılarını bozguna uğratmak için uluslararası havaalanını bombaladı. Korkmuş sakinlerle dolu evlerin arasındaki yakın sokaklara park etmiş kamyonlardaki RSF birlikleri, uçaksavar silahlarıyla savaş uçaklarını düşürmeye çalıştı.
Gezici çatışmalar, yüksek binalardan keskin nişancı ateşi ve öngörülemeyen hava saldırıları arasında, siviller her yönden tehditlerle karşı karşıya kaldı.
MSF’nin Sudan direktörü Ghazali Babiker, “Bu çok acımasız ve tehlikeli bir durum” dedi. Kaos, sağlık görevlilerinin hastaları tedavi etmesini veya malzeme taşımasını engelledi. “Biz felç olduk” dedi. “Hareket edemiyoruz.”
Riyad’ın lüks mahallesinde, paramiliter birlikler evlerin önüne roketatarlar yerleştirerek ailelerin hava saldırılarından korktukları için onları terk etmelerine neden oldu. Ülkenin güneybatısındaki Nyala’da bir sakin, RSF’nin ofisleri ve pazarları aradığını söyledi.
Hartum Üniversitesi kampüsünde, düzinelerce öğrenci ve üniversite personeli yaklaşık dört gün boyunca kütüphanenin bodrum katında saklanmaya, yemek pişirmeye ve dua etmeye zorlanarak mahsur kaldı.
Öğrencilerden biri olan Al-Muzzafar Mohammed, “Bütün bunlar binanın titreşimleri ve çarpışma sesleriyle oldu” dedi. Muhammed, yaklaşık 90’ının Salı öğleden sonra tahliye etmeyi başardığını, ancak Pazar günü bir öğrencinin vurularak öldürüldüğünü ve kampüse gömüldüğünü söyledi.
Son günlerde iki üst düzey Avrupa Birliği yetkilisi saldırıya uğradı, biri kurşunla yaralandı ve Hartum’daki bir Amerikan yerleşkesine doğru giden ABD vatandaşlarından oluşan bir konvoy vuruldu. Yardım grupları, askerlerin evlere baskın düzenlediğini ve işçilerin öldüğünü bildirdi.
Bu saldırıların çoğu, bunu Twitter’da açıklayan RSF’ye atfedildi. yardım hattı kurmak “Vatandaşlardan şikayet ve acil durum çağrıları” almak – bazı sakinlerin alaycı tepkisine neden olan bir duyuru.
Huzursuzluk Darfur’un batı bölgesinde de yoğunlaştı. MSF, El Fasher kasabasında 220 yaralı sivili tedavi ettiklerini ve bunların 34’ünün yaraları nedeniyle hayatını kaybettiğini söylüyor. Başka bir kasaba olan Nyala’da yağmacılar tıbbi malzeme dolu depoları boşalttı.
“Her şeyi yanlarında götürdüler,” dedi Dr. bebek
RSF, tutuklu bir grup Mısır askerini “uygun bir fırsatta” Mısır makamlarına teslim edilecekleri Hartum’a nakleteceğini duyurdu. Mısır, başkentin yaklaşık 200 mil kuzeyindeki bir hava üssünde tutulan askerlerin ortak askeri tatbikatlar için Sudan’a geldiğini söyledi ve RSF savaşçılarının Mısır’ın savaşta orduyu desteklediği yönündeki iddialarını yalanladı.
Saatler sonra, Mısır medyası ilk bir asker grubunu bildirdi. eve geri inmiştive bir saniyenin saatler sonra olması bekleniyordu.
Amerika Birleşik Devletleri ve diğer ülkeler, savaşan iki generale, ordu komutanı General Abdel Fattah al-Burhan ve paramiliter lider Korgeneral Mohamed Hamdan’a çatışmayı durdurma çağrılarını yinelediler.
Tahliye planlarından bahseden bir Japon hükümet sözcüsü Hirokazu Matsuno, bir basın toplantısında, çoğu ciddi yiyecek ve su kıtlığıyla karşı karşıya olmasına rağmen, yaklaşık 60 Japon vatandaşının Sudan’da güvende olduğunu söyledi.
Diğer uluslar, en azından alenen, planlarına karşı isteksiz kaldılar.
Alman haber dergisi Der Spiegel’in bildirdiğine göre Almanya, yaklaşık 150 vatandaşını tahliye etmek için Sudan’a üç nakliye uçağı uçurdu, ancak Yunanistan’daki bir yakıt kesintisi sırasında planı iptal etti. Federal Savunma Bakanlığı, operasyonel güvenliği gerekçe göstererek iptali onaylamadı.
Christopher F. Schütze, Shashank Bengalce Ve Abdi Latif Dahir raporlamaya katkıda bulundu.
Başkent Hartum’dan tahliye, hafta sonu Sudan ordusu ile güçlü bir paramiliter grup olan Hızlı Destek Güçleri arasında çıkan çatışmadan bu yana son derece tehlikeli oldu. Ancak günlerdir evlerine kapanıp dışarıda sokaklarda sık sık şiddetlenen çatışmalardan sonra, giderek artan sayıda Sudanlı ve yabancı, beş milyonluk şehri terk etmeye çalıştı.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, Cumartesi günü çıkan çatışmalardan bu yana yaklaşık 300 kişi öldü ve 3.000’den fazla kişi yaralandı. Çatışmanın daha az olduğu Hartum’un kenar mahallelerinde yaşayan pek çok kişi, Nil boyunca kuzeye, Mısır’a veya Port Sudan’a veya güneyde daha güvenli bölgelere giden yolları takip ederek yaya, otobüs veya araba ile şehirden çoktan kaçtı.
Sudan’daki koşullar, modern savaş standartlarına göre bile baş döndürücü bir hızla kötüleşiyor. Hartum, Cumartesi günü sık sık elektrik kesintileri ve yükselen gıda fiyatlarıyla çatışmalar patlak vermeden önce zaten kırılgan bir şehirdi. Batılı arabulucuların Sudan’ın sivil yönetime geçişini kolaylaştıracağını umdukları görüşmelere rağmen şimdi, aylardır bir çatışma planlamakta olan generaller tarafından yönetilen, iyi silahlanmış, savaşta sertleşmiş iki gücün pençesinde.
Şehirdeki koşullar kötüleştiğinden ve silahlı kişilerin evlere girip sivillere saldırdığına dair haberler geldikçe – bir Avrupa büyükelçisi de dahil – birçok ülke vatandaşlarına yardım etmek için harekete geçti. Ama zorluklar harika.
En az 19 park halindeki uçağın imha edildiği yoğun çatışmalara sahne olan Hartum Uluslararası Havalimanı tüm trafiğe kapatıldı.
Japonya, vatandaşlarının planlı bir şekilde tahliye edileceğini açıklayan ilk ülke oldu – nasıl olduğu belli olmasa da – ve Almanya’nın üç uçak gönderdiği, ancak onlar yoldayken kurtarmayı iptal etmek için gönderildiği bildirildi.
Sudan’da şiddet
Sudan’da iki askeri grup arasındaki çatışmalar ülkeyi kaosa sürükledi ve sivillerin yönettiği bir demokrasiye geçiş planları artık paramparça oldu.
ABD Dışişleri Bakanlığı, hükümet eşgüdümlü bir tahliye planı olmadığını söyledi ve Sudan’daki Amerikalıları karaya sığınmaya çağırdı. Hartum’daki büyükelçilik ülkede kaç Amerikalı olduğunu söylemek istemedi. Ancak hassas konuları görüşmek üzere adının açıklanmaması koşuluyla konuşan ABD’li bir yetkili, büyükelçiliğin Covid salgını sırasında Sudan’da çoğu çifte vatandaşlığa sahip yaklaşık 19.000 Amerikalı saydığını söyledi.
Güvenlik yetkilileri, son ateşkes devam ederse birçok kişinin potansiyel olarak kaçabileceğini söyledi.
Cumartesi gününden bu yana dört sokak tahliyesi organize eden ABD merkezli bir güvenlik firması olan Global Guardian’dan Dale Buckner, “Bu, siviller için en büyük fırsat” dedi. Tahliye edilenlerin Mısır ve Eritre’ye ulaştığını söyledi.
Ancak son günlerde Hartum’da yayılan şiddet olayları, insanların tahliyesini çok daha zorlaştırdı. “Bu çok tehlikeli” dedi. “Ajanlarımızı ve çalışanlarını tehlikeye atmak istemiyoruz.”
Çarşamba gecesi Sudan ordusu, Sivillerin tahliyesine veya malzeme ikmaline izin verecek 24 saatlik bir insani ateşkes için Hızlı Destek Güçleri önerisini kabul etti. Ancak bir gün önce benzer bir girişimin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından ateşkesin devam edip etmeyeceği belli değildi.
Sabahın erken saatlerinde savaş uçaklarından gömülü RSF savaşçılarını bozguna uğratmak için uluslararası havaalanını bombaladı. Korkmuş sakinlerle dolu evlerin arasındaki yakın sokaklara park etmiş kamyonlardaki RSF birlikleri, uçaksavar silahlarıyla savaş uçaklarını düşürmeye çalıştı.
Gezici çatışmalar, yüksek binalardan keskin nişancı ateşi ve öngörülemeyen hava saldırıları arasında, siviller her yönden tehditlerle karşı karşıya kaldı.
MSF’nin Sudan direktörü Ghazali Babiker, “Bu çok acımasız ve tehlikeli bir durum” dedi. Kaos, sağlık görevlilerinin hastaları tedavi etmesini veya malzeme taşımasını engelledi. “Biz felç olduk” dedi. “Hareket edemiyoruz.”
Riyad’ın lüks mahallesinde, paramiliter birlikler evlerin önüne roketatarlar yerleştirerek ailelerin hava saldırılarından korktukları için onları terk etmelerine neden oldu. Ülkenin güneybatısındaki Nyala’da bir sakin, RSF’nin ofisleri ve pazarları aradığını söyledi.
Hartum Üniversitesi kampüsünde, düzinelerce öğrenci ve üniversite personeli yaklaşık dört gün boyunca kütüphanenin bodrum katında saklanmaya, yemek pişirmeye ve dua etmeye zorlanarak mahsur kaldı.
Öğrencilerden biri olan Al-Muzzafar Mohammed, “Bütün bunlar binanın titreşimleri ve çarpışma sesleriyle oldu” dedi. Muhammed, yaklaşık 90’ının Salı öğleden sonra tahliye etmeyi başardığını, ancak Pazar günü bir öğrencinin vurularak öldürüldüğünü ve kampüse gömüldüğünü söyledi.
Son günlerde iki üst düzey Avrupa Birliği yetkilisi saldırıya uğradı, biri kurşunla yaralandı ve Hartum’daki bir Amerikan yerleşkesine doğru giden ABD vatandaşlarından oluşan bir konvoy vuruldu. Yardım grupları, askerlerin evlere baskın düzenlediğini ve işçilerin öldüğünü bildirdi.
Bu saldırıların çoğu, bunu Twitter’da açıklayan RSF’ye atfedildi. yardım hattı kurmak “Vatandaşlardan şikayet ve acil durum çağrıları” almak – bazı sakinlerin alaycı tepkisine neden olan bir duyuru.
Huzursuzluk Darfur’un batı bölgesinde de yoğunlaştı. MSF, El Fasher kasabasında 220 yaralı sivili tedavi ettiklerini ve bunların 34’ünün yaraları nedeniyle hayatını kaybettiğini söylüyor. Başka bir kasaba olan Nyala’da yağmacılar tıbbi malzeme dolu depoları boşalttı.
“Her şeyi yanlarında götürdüler,” dedi Dr. bebek
RSF, tutuklu bir grup Mısır askerini “uygun bir fırsatta” Mısır makamlarına teslim edilecekleri Hartum’a nakleteceğini duyurdu. Mısır, başkentin yaklaşık 200 mil kuzeyindeki bir hava üssünde tutulan askerlerin ortak askeri tatbikatlar için Sudan’a geldiğini söyledi ve RSF savaşçılarının Mısır’ın savaşta orduyu desteklediği yönündeki iddialarını yalanladı.
Saatler sonra, Mısır medyası ilk bir asker grubunu bildirdi. eve geri inmiştive bir saniyenin saatler sonra olması bekleniyordu.
Amerika Birleşik Devletleri ve diğer ülkeler, savaşan iki generale, ordu komutanı General Abdel Fattah al-Burhan ve paramiliter lider Korgeneral Mohamed Hamdan’a çatışmayı durdurma çağrılarını yinelediler.
Tahliye planlarından bahseden bir Japon hükümet sözcüsü Hirokazu Matsuno, bir basın toplantısında, çoğu ciddi yiyecek ve su kıtlığıyla karşı karşıya olmasına rağmen, yaklaşık 60 Japon vatandaşının Sudan’da güvende olduğunu söyledi.
Diğer uluslar, en azından alenen, planlarına karşı isteksiz kaldılar.
Alman haber dergisi Der Spiegel’in bildirdiğine göre Almanya, yaklaşık 150 vatandaşını tahliye etmek için Sudan’a üç nakliye uçağı uçurdu, ancak Yunanistan’daki bir yakıt kesintisi sırasında planı iptal etti. Federal Savunma Bakanlığı, operasyonel güvenliği gerekçe göstererek iptali onaylamadı.
Christopher F. Schütze, Shashank Bengalce Ve Abdi Latif Dahir raporlamaya katkıda bulundu.