Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, ilaçta yerlileşmeyi hedefleyen “Plazma Eserleri Elde Edilmesi Projesi” kapsamında Maxicells şirketi tarafınca Silivri’de hayata geçirilen Plazma Eserleri Üretim Tesisi’nin temelini attı.
KULLANILMAYAN PLAZMALAR PAHALANDIRILACAK
Tam kan bağışından elde edilen fakat kullanılmayıp çöpe giden plazmaların bu fabrikada değerlendirileceğini belirten Varank, “Natürel bu projenin vatandaşlarımızın sıhhatine yönelik katkıları ekonomik katkısının fazlaca hayli üzerinde. İnşallah Maxicells liderliğinde Türkiye’nin birinci kan eserleri biyoloji laboratuvarı da kurularak değerli hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar burada geliştirilecek.” tabirlerini kullandı.
TÜRKİYE’DE ÜRETİLMEYEN ESERLER BİRİNCİ DEFA ÜRETİLECEK
Mustafa Varank, son devirde devasa tesislerin açılışlarının gerisi gerisine gerçekleştiğini aktararak, şunları kaydetti:
“Daha ekim ayının başında Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte Adana’da 1,7 milyar dolarlık yatırım kıymetine sahip Ceyhan Propilen Üretim Tesisi’nin temel atma merasimini yaptık. Ortadan iki hafta bile geçmeden Eskişehir’de 850 milyon liralık yatırımla kurulan Haier Beyaz Eşya fabrikasının açılışını yaptık. Bugün de 550 milyon avro yatırım kıymetine sahip plazma üretim tesisinin temel atma merasimiyle karşınızdayız. Bu tesis, yaklaşık 66 bin metrekare kapalı alan sahip olacak ve 172 dönüm arazi üzerine inşa ediliyor.”
Fabrikanın kendi alanında dünyada 13’üncü tesis olacağını belirten Varank, “Bu tesis ile birlikte dünyada yalnızca 12 merkezde üretilen, maalesef Türkiye’de üretimi daha evvel gerçekleştirilemeyen kan eserleri üretilecek. Üretime geçtiğinde 450 vatandaşımıza ekmek kapısı olacak bu yüksek teknolojili tesis, Türkiye’den her yıl yurt dışına ödenen 1,2 milyar liralık sayının yurt ortasında kalmasını sağlayacak. Plazma mamüllerindeki en kıymetli konu olan kan tedariki konusu da Türk Kızılay’ı ile yapılan muahede sonucunda çözülmüş olacak.” dedi.
Varank, Türkiye’ye yatırım yapan bütün sanayicileri ayrım yapmadan desteklediklerini söz ederek, “Biz ülkemize yatırım yapan tüm sanayicilerimizi en ufak ayrım yapmadan bağrımıza bastık, basmaya da devam ediyoruz. Fikirden pazara üretim süreçlerinin her evresini faal programlarımızla destekliyoruz. TÜBİTAK’la firmalarımızın AR-GE harcamalarına önemli katkılar sağlıyoruz.” dedi.
KULLANILMAYAN PLAZMALAR PAHALANDIRILACAK
Tam kan bağışından elde edilen fakat kullanılmayıp çöpe giden plazmaların bu fabrikada değerlendirileceğini belirten Varank, “Natürel bu projenin vatandaşlarımızın sıhhatine yönelik katkıları ekonomik katkısının fazlaca hayli üzerinde. İnşallah Maxicells liderliğinde Türkiye’nin birinci kan eserleri biyoloji laboratuvarı da kurularak değerli hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar burada geliştirilecek.” tabirlerini kullandı.
TÜRKİYE’DE ÜRETİLMEYEN ESERLER BİRİNCİ DEFA ÜRETİLECEK
Mustafa Varank, son devirde devasa tesislerin açılışlarının gerisi gerisine gerçekleştiğini aktararak, şunları kaydetti:
“Daha ekim ayının başında Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte Adana’da 1,7 milyar dolarlık yatırım kıymetine sahip Ceyhan Propilen Üretim Tesisi’nin temel atma merasimini yaptık. Ortadan iki hafta bile geçmeden Eskişehir’de 850 milyon liralık yatırımla kurulan Haier Beyaz Eşya fabrikasının açılışını yaptık. Bugün de 550 milyon avro yatırım kıymetine sahip plazma üretim tesisinin temel atma merasimiyle karşınızdayız. Bu tesis, yaklaşık 66 bin metrekare kapalı alan sahip olacak ve 172 dönüm arazi üzerine inşa ediliyor.”
Fabrikanın kendi alanında dünyada 13’üncü tesis olacağını belirten Varank, “Bu tesis ile birlikte dünyada yalnızca 12 merkezde üretilen, maalesef Türkiye’de üretimi daha evvel gerçekleştirilemeyen kan eserleri üretilecek. Üretime geçtiğinde 450 vatandaşımıza ekmek kapısı olacak bu yüksek teknolojili tesis, Türkiye’den her yıl yurt dışına ödenen 1,2 milyar liralık sayının yurt ortasında kalmasını sağlayacak. Plazma mamüllerindeki en kıymetli konu olan kan tedariki konusu da Türk Kızılay’ı ile yapılan muahede sonucunda çözülmüş olacak.” dedi.
Varank, Türkiye’ye yatırım yapan bütün sanayicileri ayrım yapmadan desteklediklerini söz ederek, “Biz ülkemize yatırım yapan tüm sanayicilerimizi en ufak ayrım yapmadan bağrımıza bastık, basmaya da devam ediyoruz. Fikirden pazara üretim süreçlerinin her evresini faal programlarımızla destekliyoruz. TÜBİTAK’la firmalarımızın AR-GE harcamalarına önemli katkılar sağlıyoruz.” dedi.