‘Zabıta müdürüyüm’ diyerek esnafı dolandırmak istedi
İstanbul’un Sarıyer ilçesine bağlı Ferahevler Mahallesi Adnan Kahveci Caddesi’nde baharat dükkanı işleten Ali Yavuz’u telefonla arayan bir kişi, kendisini zabıta müdürü Ahmet olarak tanıttı. Telefondaki kişi Yavuz’a cenazesi olduğunu, geri vermek üzere 490 lira para vermesini istedi.
Dolandırılmak istendiğini anlayan Ali Yavuz, bu kişiyi yakalatmak için parayı vereceğini söyleyerek dükkana çağırdı.
Lakin daha polise haber vermeye fırsat bulamadan, bir kişi dükkana girdi. İçeri giren kişi kendisini zabıta müdürü Ahmet’in gönderdiğini söyleyerek parayı istedi.
Ali Yavuz da “İnsanları dolandırmaya utanmıyor musunuz?” diyerek reaksiyon gösterince bu kişi dükkandan kaçtı.
“KİMSE BUNLARA KANIP MAĞDUR OLMASIN”
Esnaf Ali Yavuz olayı şöyleki anlattı:
“Dükkanda oturuyordum, telefon çaldı, kaldırdım. Karşıdaki şahıs, ‘Ali Ağabey ne yapıyorsun?’ diye direk ismimi söylemiş oldu. İsmimi söyleyince ben de herbiçimde tanıdık birisidir diye düşündüm. ‘Buyur ağabey’ dedim. ‘Ben zabıta müdürü Ahmet’ dedi. ‘Bizim cenazemiz var, şu an cenaze ile uğraşıyoruz. Bir arkadaşımı göndereceğim senin oraya 490 lira para ver ona. Ben geçerken sana bırakayım’ dedi. O denli dedi ancak ben aslında o denli birini tanımıyorum. ‘Tamam gönder gelsin’ dedim. Bir gelsin de kimmiş bakayım diye düşündüm. En azından dükkandaki kameralar kaydeder bunu kim olduğunu öğreniriz.
Ben daha telefonu kapatır kapatmaz, baktım biri içeri girdi. ‘Ahmet ağabey aradı mı seni’ dedi. Buyur dedim. “Para verecekmişsin” dedi. “Utanmıyor musunuz milleti dolandırmaya, yazık günah değil mi” dedim. Ben bu biçimde söyleyince çabucak kapıdan çıktı, gerisine bile bakmadan yürümeye başladı. Karşıda taksiye bindi gitti. Ben de kameraları denetim ettiğimde, bir adamının yan tarafta oturduğunu, burayı gözetlediğini gördüm. Kimse bunlara kanıp mağdur olmasın. ‘Ben memurum, ben zabıta müdürüyüm, ben şuyum’ diyerek insanları kandırmasınlar. Beşerler bunlara kanmasın.”
İstanbul’un Sarıyer ilçesine bağlı Ferahevler Mahallesi Adnan Kahveci Caddesi’nde baharat dükkanı işleten Ali Yavuz’u telefonla arayan bir kişi, kendisini zabıta müdürü Ahmet olarak tanıttı. Telefondaki kişi Yavuz’a cenazesi olduğunu, geri vermek üzere 490 lira para vermesini istedi.
Dolandırılmak istendiğini anlayan Ali Yavuz, bu kişiyi yakalatmak için parayı vereceğini söyleyerek dükkana çağırdı.
Lakin daha polise haber vermeye fırsat bulamadan, bir kişi dükkana girdi. İçeri giren kişi kendisini zabıta müdürü Ahmet’in gönderdiğini söyleyerek parayı istedi.
Ali Yavuz da “İnsanları dolandırmaya utanmıyor musunuz?” diyerek reaksiyon gösterince bu kişi dükkandan kaçtı.
“KİMSE BUNLARA KANIP MAĞDUR OLMASIN”
Esnaf Ali Yavuz olayı şöyleki anlattı:
“Dükkanda oturuyordum, telefon çaldı, kaldırdım. Karşıdaki şahıs, ‘Ali Ağabey ne yapıyorsun?’ diye direk ismimi söylemiş oldu. İsmimi söyleyince ben de herbiçimde tanıdık birisidir diye düşündüm. ‘Buyur ağabey’ dedim. ‘Ben zabıta müdürü Ahmet’ dedi. ‘Bizim cenazemiz var, şu an cenaze ile uğraşıyoruz. Bir arkadaşımı göndereceğim senin oraya 490 lira para ver ona. Ben geçerken sana bırakayım’ dedi. O denli dedi ancak ben aslında o denli birini tanımıyorum. ‘Tamam gönder gelsin’ dedim. Bir gelsin de kimmiş bakayım diye düşündüm. En azından dükkandaki kameralar kaydeder bunu kim olduğunu öğreniriz.
Ben daha telefonu kapatır kapatmaz, baktım biri içeri girdi. ‘Ahmet ağabey aradı mı seni’ dedi. Buyur dedim. “Para verecekmişsin” dedi. “Utanmıyor musunuz milleti dolandırmaya, yazık günah değil mi” dedim. Ben bu biçimde söyleyince çabucak kapıdan çıktı, gerisine bile bakmadan yürümeye başladı. Karşıda taksiye bindi gitti. Ben de kameraları denetim ettiğimde, bir adamının yan tarafta oturduğunu, burayı gözetlediğini gördüm. Kimse bunlara kanıp mağdur olmasın. ‘Ben memurum, ben zabıta müdürüyüm, ben şuyum’ diyerek insanları kandırmasınlar. Beşerler bunlara kanmasın.”